HADİSLERDE DUA ÖRNEKLERİ
Peygamberimiz (s.a.s.), dünyevî ve uhrevî, maddî ve manevî birçok konuda Allah’a dua etmiştir. Sabah, akşam, yatağa yatınca, gece kalkınca, evden çıkınca ve benzeri mutat vakitlerde yaptığı duaların dışında -ki bunlar, ikin- ci ve üçüncü bölümlerde zikredilmiştir- Peygamberimizin yaptığı ve mü’minlerin yapmasını istediği veya ashabına öğrettiği (bk. Nesâî, İstiaz, 16) dualardan şu örnekleri zikredebi- liriz:
Peygamberimiz (s.a.s.) en çok şöyle dua etmiştir:
ََََََُّٰ ْ َََ اللُهّمَرّبناآِتناِفيالّدنياَحَسَنًةَوِفيالِخَرِةَحَسَنًةَوِقناَعذاَبالّناِر
okunuşu: “Allâhümme Rabbenâ âtinâ d-dünyâ ha- senetevve l-âhırati haseneh. Ve kınâ azâben-nâr.”
Anlamı: “Ey Allah’ım! Ey Rabbimiz! Bize dünyada iyi- lik, güzellik ve nimet ver, ahirette de iyilik, güzellik ve nimet ver ve bizi ateş azabından koru.” (Buhârî, De’avât, 55))
“Allâhümme” kelimesinden sonraki kısım, Bakara sûresinin 201. ayetidir. Duada “Allah” ve “Rab” isimle- ri zikredilerek iki şey istenmiştir; biri dünya ve ahirette “ihsân”, ikincisi “ateş azabından korunma.”
Peygamberimiz (s.a.s.), dünyevî ve uhrevî, maddî ve manevî birçok konuda Allah’a dua etmiştir. Sabah, akşam, yatağa yatınca, gece kalkınca, evden çıkınca ve benzeri mutat vakitlerde yaptığı duaların dışında -ki bunlar, ikin- ci ve üçüncü bölümlerde zikredilmiştir- Peygamberimizin yaptığı ve mü’minlerin yapmasını istediği veya ashabına öğrettiği (bk. Nesâî, İstiaz, 16) dualardan şu örnekleri zikredebi- liriz:
Peygamberimiz (s.a.s.) en çok şöyle dua etmiştir:
ََََََُّٰ ْ َََ اللُهّمَرّبناآِتناِفيالّدنياَحَسَنًةَوِفيالِخَرِةَحَسَنًةَوِقناَعذاَبالّناِر
okunuşu: “Allâhümme Rabbenâ âtinâ d-dünyâ ha- senetevve l-âhırati haseneh. Ve kınâ azâben-nâr.”
Anlamı: “Ey Allah’ım! Ey Rabbimiz! Bize dünyada iyi- lik, güzellik ve nimet ver, ahirette de iyilik, güzellik ve nimet ver ve bizi ateş azabından koru.” (Buhârî, De’avât, 55))
“Allâhümme” kelimesinden sonraki kısım, Bakara sûresinin 201. ayetidir. Duada “Allah” ve “Rab” isimle- ri zikredilerek iki şey istenmiştir; biri dünya ve ahirette “ihsân”, ikincisi “ateş azabından korunma.”
396
DÖRDÜNcÜ BÖLÜM
“İhsân” kavramı; sağlık, servet, itibar, güven, huzur ve
benzeri maddî ve manevî, dünyevî ve uhrevî bütün nimet-
leri, iyilikleri ve güzellikleri içerir.
اَل ّٰله َّمإ ّنيأَ ْسأَ ُل َكا ْله َدى َوال ُّت َقى َوا ْل َع َفا َف َوا ْلغ ٰنى ُُِِِ
okunuşu: “Allâhümme innî es’elükel-hüdâ vet-tükâ vel- ‘afâfe vel-ğınâ.”
Anlamı: “Allah’ım! Senden hidayet, takva, i et ve gönül zenginliği istiyorum.” (Müslim, Dua, 72; İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 900)
Bu duasında Peygamberimiz yüce Allah’tan;
-Hidayet yani doğru yolda olabilme, iman üzere de- vam edebilme,
-Takva yani dinî emir ve yasaklara riayet ederek Allah’a karşı gelmekten sakınabilme,
- İ et yani haramlardan uzak durmak, helâl ve güzel olmayan söz ve davranışlardan sakınabilme; bedenî ve maddî hazlara aşırı düşkünlükten korunabilme erdemi,
-Ğına yani gönül zenginliği, kanaatkârlık istemiştir.
Bu dua örneği; özlü ancak anlamı çok kapsamlı bir duadır. Kişinin Allah’a, kendisine ve diğer insanlara karşı görevlerini İslâm’ın istediği şekilde yapabilmeyi ifade et- mektedir.
َ ّٰ َ ْ ْ اللُهّماغِفْرِلي َواْر َحْمِني َواْهِدِني َو َعاِفِني َواْرُزقِني
okunuşu: “Allâhümmeğ rlî verhamnî vehdinî ve ‘â nî verzüknî.”
اَل ّٰله َّمإ ّنيأَ ْسأَ ُل َكا ْله َدى َوال ُّت َقى َوا ْل َع َفا َف َوا ْلغ ٰنى ُُِِِ
okunuşu: “Allâhümme innî es’elükel-hüdâ vet-tükâ vel- ‘afâfe vel-ğınâ.”
Anlamı: “Allah’ım! Senden hidayet, takva, i et ve gönül zenginliği istiyorum.” (Müslim, Dua, 72; İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 900)
Bu duasında Peygamberimiz yüce Allah’tan;
-Hidayet yani doğru yolda olabilme, iman üzere de- vam edebilme,
-Takva yani dinî emir ve yasaklara riayet ederek Allah’a karşı gelmekten sakınabilme,
- İ et yani haramlardan uzak durmak, helâl ve güzel olmayan söz ve davranışlardan sakınabilme; bedenî ve maddî hazlara aşırı düşkünlükten korunabilme erdemi,
-Ğına yani gönül zenginliği, kanaatkârlık istemiştir.
Bu dua örneği; özlü ancak anlamı çok kapsamlı bir duadır. Kişinin Allah’a, kendisine ve diğer insanlara karşı görevlerini İslâm’ın istediği şekilde yapabilmeyi ifade et- mektedir.
َ ّٰ َ ْ ْ اللُهّماغِفْرِلي َواْر َحْمِني َواْهِدِني َو َعاِفِني َواْرُزقِني
okunuşu: “Allâhümmeğ rlî verhamnî vehdinî ve ‘â nî verzüknî.”
397
DUALAR
Anlamı: “Allah’ım! Beni bağışla, bana hidayet nasip eyle,
bana rızık ver, beni â yette daim eyle ve bana merhamet et.”
(Müslim, Zikir ve Dua, 35)
Bu duasında Peygamberimiz yüce Allah’tan beş şey is- temektedir:
-Mağ ret yani hata, kusur ve günahların bağışlanması, -Merhamet,
-Â yet,
-Hidayet,
-Rızık yani mal, mülk, servet.
Bu dua örneğinde, İslâmî açıdan dünyevî ve uhrevî mutluluğu sağlayacak olan hususların hepsi özet olarak dile getirilmektedir.
Bu duasında Peygamberimiz yüce Allah’tan beş şey is- temektedir:
-Mağ ret yani hata, kusur ve günahların bağışlanması, -Merhamet,
-Â yet,
-Hidayet,
-Rızık yani mal, mülk, servet.
Bu dua örneğinde, İslâmî açıdan dünyevî ve uhrevî mutluluğu sağlayacak olan hususların hepsi özet olarak dile getirilmektedir.
ََّٰ َْ َْ َ َََُّ
الله ّم َق ّن ْعني بما َر َزق َتني َوبارك لي فيه َوا ْخل ْف َعلى كل غائ َب ٍة لي
ُ ِ ِ ِ ِ ِ ِ ِ ِ ِ َّ ِ ِ
ب َخ ْي
ٍِ
okunuşu: “Allâhümme kanni’nî bimâ razektenî ve bâriklî fîhi ve ahlif ‘aleyye külli ğâibetin-lî bihayr.”
Anlamı: “Allah’ım! Bana verdiğin rızık konusunda beni kanaat sahibi yap ve o rızkımı bereketli kıl. Zayi olan her ni- metin daha hayırlısını bana ihsan eyle.” (Hâkim, De’avât, No:1878)
Bu duasında da Peygamberimiz, kendisine rızık ver- mesini, rızkını bereketli yapmasını, tükettiği nimetin ye- nilerini ve daha iyilerini vermesini ve kendisini kanaatkâr yapmasını Allah’tan istemektedir. Bu dua örneği, aynı za-
okunuşu: “Allâhümme kanni’nî bimâ razektenî ve bâriklî fîhi ve ahlif ‘aleyye külli ğâibetin-lî bihayr.”
Anlamı: “Allah’ım! Bana verdiğin rızık konusunda beni kanaat sahibi yap ve o rızkımı bereketli kıl. Zayi olan her ni- metin daha hayırlısını bana ihsan eyle.” (Hâkim, De’avât, No:1878)
Bu duasında da Peygamberimiz, kendisine rızık ver- mesini, rızkını bereketli yapmasını, tükettiği nimetin ye- nilerini ve daha iyilerini vermesini ve kendisini kanaatkâr yapmasını Allah’tan istemektedir. Bu dua örneği, aynı za-
398
DÖRDÜNcÜ BÖLÜM
manda istenilen bu rızkı elde edebilmek için çalışılması
gerektiğine de işaret eder.
اَلّٰلُهَّمأَْلِهْمِني ُر ْشِدي َوأَِعْذِني ِمْن َشّر َنْف ِسي ِ
okunuşu: “Allâhümme elhimnî ruşdî ve e’ıznî min şerri nefsî.”
Anlamı: “Allah’ım! Bana doğru olanı ilham et ve beni nefsimin şerrinden koru.” (Tirmizî, De’avât, 70)
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.), yüce Allah’tan iki şey istemiştir. Biri her işte doğru olanı yapabilmesi, diğeri nefsin kötü arzularından kendisini koruyabilmesidir.
اَلّٰلُهَّماْغِفْرَلَناَواْرَحْمَناَواْرَضَعَّناَوَتَقَّبْلِمَّناَواَْدِخْلَنااْلَجَّنَة
َ َ َ ْ َُّ
َو َن ّج َنام َنال ّنار َوا ْصل ْحل َنا َشأ َن َناكله ُِِِِ
okunuşu: “Allâhümmeğ r-lenâ verhamnâ verda ‘annâ ve tekabbel minnâ ve edhılnel-cennete ve neccinâ minen- nâri ve eslıh-lenâ şe’nenâ küllehû.”
Anlamı: “Allah’ım! Bizi bağışla, bize merhamet eyle, (ibadetlerimizi, hayır ve hasenatımızı, dualarımızı) kabul eyle, bizi cennete koy, bizi cehennemden azat eyle, bütün işle- rimizi ıslah eyle.” (İbn Ebî Şeybe, Dua, 135, No: 29342)
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.), yüce Allah’tan yedi istekte bulunmuştur:
-Mağ ret, merhamet ve Allah’ın rızası, -İbadetlerinin kabul olması,
اَلّٰلُهَّمأَْلِهْمِني ُر ْشِدي َوأَِعْذِني ِمْن َشّر َنْف ِسي ِ
okunuşu: “Allâhümme elhimnî ruşdî ve e’ıznî min şerri nefsî.”
Anlamı: “Allah’ım! Bana doğru olanı ilham et ve beni nefsimin şerrinden koru.” (Tirmizî, De’avât, 70)
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.), yüce Allah’tan iki şey istemiştir. Biri her işte doğru olanı yapabilmesi, diğeri nefsin kötü arzularından kendisini koruyabilmesidir.
اَلّٰلُهَّماْغِفْرَلَناَواْرَحْمَناَواْرَضَعَّناَوَتَقَّبْلِمَّناَواَْدِخْلَنااْلَجَّنَة
َ َ َ ْ َُّ
َو َن ّج َنام َنال ّنار َوا ْصل ْحل َنا َشأ َن َناكله ُِِِِ
okunuşu: “Allâhümmeğ r-lenâ verhamnâ verda ‘annâ ve tekabbel minnâ ve edhılnel-cennete ve neccinâ minen- nâri ve eslıh-lenâ şe’nenâ küllehû.”
Anlamı: “Allah’ım! Bizi bağışla, bize merhamet eyle, (ibadetlerimizi, hayır ve hasenatımızı, dualarımızı) kabul eyle, bizi cennete koy, bizi cehennemden azat eyle, bütün işle- rimizi ıslah eyle.” (İbn Ebî Şeybe, Dua, 135, No: 29342)
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.), yüce Allah’tan yedi istekte bulunmuştur:
-Mağ ret, merhamet ve Allah’ın rızası, -İbadetlerinin kabul olması,
399
DUALAR
-Cennete girebilme ve cehennemden korunma,
-İşlerinin düzgün olması.
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.), tekil siygası değil çoğul siygası kullanmıştır. İsteklerini hem kendisi hem de diğer mü’minler için istemiştir.
َََّٰ ْ َ ُ الل ُه ّما ْح َس ْن َت َخل ِقي َفا ْح ِس ْن ُخل ِقي
okunuşu: “Allâhümme ahsente halkî fe ahsin hulükî.”
Anlamı: “Allah’ım! Yaratılışımı güzel yaptın, ahlâkımı da güzelleştir.” (İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 959)
Bu dua örneğinde Peygamberimiz (s.a.s.)’in biyolojik varlığının mükemmel oluşunu dile getirerek ahlâkının da aynı şekilde güzel olmasını istemektedir. Peygamberimiz (s.a.s.)’in, ahlâkının güzel ve mükemmel olduğu Kur’ân’da bildirilmiştir. (Kalem, 68/4) Bu duada aynı zamanda ahlâkın değişkenliğine, iyi yönde değişmesi için çaba gösterilmesi ve bu konuda Allah’tan yardım istenilmesi gerektiğine işa- ret edilmektedir.
-İşlerinin düzgün olması.
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.), tekil siygası değil çoğul siygası kullanmıştır. İsteklerini hem kendisi hem de diğer mü’minler için istemiştir.
َََّٰ ْ َ ُ الل ُه ّما ْح َس ْن َت َخل ِقي َفا ْح ِس ْن ُخل ِقي
okunuşu: “Allâhümme ahsente halkî fe ahsin hulükî.”
Anlamı: “Allah’ım! Yaratılışımı güzel yaptın, ahlâkımı da güzelleştir.” (İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 959)
Bu dua örneğinde Peygamberimiz (s.a.s.)’in biyolojik varlığının mükemmel oluşunu dile getirerek ahlâkının da aynı şekilde güzel olmasını istemektedir. Peygamberimiz (s.a.s.)’in, ahlâkının güzel ve mükemmel olduğu Kur’ân’da bildirilmiştir. (Kalem, 68/4) Bu duada aynı zamanda ahlâkın değişkenliğine, iyi yönde değişmesi için çaba gösterilmesi ve bu konuda Allah’tan yardım istenilmesi gerektiğine işa- ret edilmektedir.
ََّٰ ََََََْْْْ
الله ّم َج ّن ْبنيم ْنك َرا ِتال ْخ ق َوال ْه َوا ِء َوال ْس َوا ِء َوال ْد َوا ِء
ُُِِ ِ
okunuşu: “Allâhümme cennibnî münkerâtil-ahlâkı
vel-ehvâi vel-esvâi vel-edvâi.”
Anlamı: “Allah’ım! Kötü ahlâktan, nefsânî arzulardan, kötü işlerden ve ayıp şeylerden beni uzaklaştır.” (İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 960)
Anlamı: “Allah’ım! Kötü ahlâktan, nefsânî arzulardan, kötü işlerden ve ayıp şeylerden beni uzaklaştır.” (İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 960)
400
DÖRDÜNcÜ BÖLÜM
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.); yüce Allah’tan
kendisini dört şeyden; ahlâkın ve arzuların kötüsünden,
kötü ve ayıplı işlerden uzaklaştırmasını istemiştir. Aslında
Peygamberimiz bu isteği ile Müslümanların kötü ahlâk
ve arzulardan, kötü ve ayıplı işlerden uzak olmaları ve bu
konuda Allah’tan yardım istemeleri hususunda uyarıda bu-
lunmaktadır.
َ ّٰ َ ٰ ْ َ ّ َ َّ َ
اللهّماِتَنْفسيَتقَواهاَوَزكَهاأْنَت َخْيَُمْنَزكاَهاأْنَتَولُّيَها
ُ ِ َو ِ َم ْو َل َه ا ِ
okunuşu: “Allâhümme âti nefsî takvâhâ ve zeki-hâ
ente hayru men zekkâhâ ente veliyyühâ ve mevlâhâ.”
Anlamı: “Allah’ım! Nefsime takvasını ver ve nefsimi (her türlü kötü şeylerden) temizle, Sen temizleyenlerin en hayırlısısın. Sen nefsimin dostu ve mevlasısın.” (Müslim, Dua, 73)
Yukarıdaki dualarda olduğu gibi bu duada da Peygam- berimiz manevî temizliği ve arınmayı, ahlâkî erdemliliği istemektedir. Duasının kabulü için yüce Allah’ın “velî” ve “mevlâ” isimlerini zikretmiştir.
Anlamı: “Allah’ım! Nefsime takvasını ver ve nefsimi (her türlü kötü şeylerden) temizle, Sen temizleyenlerin en hayırlısısın. Sen nefsimin dostu ve mevlasısın.” (Müslim, Dua, 73)
Yukarıdaki dualarda olduğu gibi bu duada da Peygam- berimiz manevî temizliği ve arınmayı, ahlâkî erdemliliği istemektedir. Duasının kabulü için yüce Allah’ın “velî” ve “mevlâ” isimlerini zikretmiştir.
َََّٰ ُْ ُّ َ َ ُ
الله ّما ْحس ْن َعاق َب َت َنافيالموركل َها َواج ْرنام ْنخ ْزيال ّد ْن َيا َو
َُُِِِِِِِِِْٰ
َعذا ِب ال ِخ َر ِة
okunuşu: “Allâhümme ahsin ‘âkıbetenâ l-umûri
küllihâ ve ecirnâ min hızyid-dünyâ ve ‘azâbil-âhırati.”
Anlamı: “Allah’ım! Bütün işlerimin sonucunu güzel eyle, beni dünyada rezil olmaktan ve ahiret azabından koru.” (İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 949; el-Heysemî, Ed’ıye, 33, No: 17390)
Anlamı: “Allah’ım! Bütün işlerimin sonucunu güzel eyle, beni dünyada rezil olmaktan ve ahiret azabından koru.” (İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 949; el-Heysemî, Ed’ıye, 33, No: 17390)
401
DUALAR
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.); işlerini en iyi bir
şekilde yapabilmeyi ve dünya ve ahirette sonunun hüs-
ran olmamasını yüce Allah’tan istemektedir. Dolayısıyla
mü’minlerin de, dünyevî ve uhrevî bütün işlerini ihsan
mertebesinde en güzel biçimde yapmaları, başarısızlığa
ve hüsrana sebep olabilecek eylem ve davranışlardan uzak
olmaları ve bu konuda Allah’tan yardım istemeleri gerek-
tiğine işaret etmektedir.
اَلّٰلهَّمإّنيأَْسأَُلَكفْعَلاْلَخْيَاِتَوَتْرَكاْلمْنَكَراِتَوحَّباْلَمَساك ُِِِ ُُِِ
okunuşu: “Allâhümme innî es’elüke f’ilel-hayrâti ve terkel-münkerâti ve hubbel-mesâkîni.”
Anlamı: “Allah’ım! Senden hayırlı olan işleri yapmayı, aklın ve dinin çirkin gördüğü şeyleri terk etmeyi ve fakirlerin sevgisini istiyorum.” (Mâlik, Dua, No:508)
Bu duasında da Peygamberimiz hayırlı işleri yapabil- meyi, kötü, dünya veya ahirette zararı olacak, Allah’ın ve akl-ı selimin razı olmadığı işlerden uzak olmayı ve fakirle- re karşı duyarlı olabilmeyi istemektedir.
َPeygamberimiz (s.a.s.), “Ey insanlar! Dua yapmayı seviyor musunuz? diye ashabına sormuş, onlar da “evet, ey Allah’ın Elçisi!” demeleri üzerine;
اَلّٰلهَّمإّنيأَْسأَُلَكفْعَلاْلَخْيَاِتَوَتْرَكاْلمْنَكَراِتَوحَّباْلَمَساك ُِِِ ُُِِ
okunuşu: “Allâhümme innî es’elüke f’ilel-hayrâti ve terkel-münkerâti ve hubbel-mesâkîni.”
Anlamı: “Allah’ım! Senden hayırlı olan işleri yapmayı, aklın ve dinin çirkin gördüğü şeyleri terk etmeyi ve fakirlerin sevgisini istiyorum.” (Mâlik, Dua, No:508)
Bu duasında da Peygamberimiz hayırlı işleri yapabil- meyi, kötü, dünya veya ahirette zararı olacak, Allah’ın ve akl-ı selimin razı olmadığı işlerden uzak olmayı ve fakirle- re karşı duyarlı olabilmeyi istemektedir.
َPeygamberimiz (s.a.s.), “Ey insanlar! Dua yapmayı seviyor musunuz? diye ashabına sormuş, onlar da “evet, ey Allah’ın Elçisi!” demeleri üzerine;
َََّٰ ٰ َْ َْ َ
الله ّم أع ّني َعلى ذكرك َو ُشكرك َوح ْسن ع َبا َدتك
ُُِِِِِِِِ
okunuşu: “Allâhümme e’ınnî ‘alâ zikrike ve şükrike
ve husni ‘ıbâdetike.”
Anlamı: “Allah’ım! Seni zikretmek, nimetlerine şükret- 402
Anlamı: “Allah’ım! Seni zikretmek, nimetlerine şükret- 402
DÖRDÜNcÜ BÖLÜM
mek ve sana en güzel biçimde ibadet etmek konusunda bana
yardım eyle.” diye dua etmelerini söylemiştir. (İbn Huzeyme,
Dua, No:751; Hâkim, No: 1838, I, 499; İbn Ebî Şeybe, Dua, 42, No: 29391)
Bu dua örneğinde Peygamberimiz (s.a.s.), mü’minlerin yüce Allah’tan üç şeyi talep etmelerini istemektedir:
-Allah’ı zikir, nimetlere şükür ve ibadetleri en güzel biçimde yapabilme.
Bu üç şeyi yapabilen Müslüman, Allah’a karşı kulluk görevini yapmış olur. İşte Peygamberimiz (s.a.s.), Müslü- manlardan bu konuda Allah’tan yardım istenmesini ve bu duanın sürekli yapılmasını tavsiye etmektedir.
Bu dua örneğinde Peygamberimiz (s.a.s.), mü’minlerin yüce Allah’tan üç şeyi talep etmelerini istemektedir:
-Allah’ı zikir, nimetlere şükür ve ibadetleri en güzel biçimde yapabilme.
Bu üç şeyi yapabilen Müslüman, Allah’a karşı kulluk görevini yapmış olur. İşte Peygamberimiz (s.a.s.), Müslü- manlardan bu konuda Allah’tan yardım istenmesini ve bu duanın sürekli yapılmasını tavsiye etmektedir.
َََّٰ َّ ّ َ ْْ
الله ّما ْنف ْعنيب َما َعل ْم َتني َو َعل ْمني َما َي ْنفعني َوا ْر ُزقنيعلمًا
ُُِِِِِِِِ
َتْنَفُعنِي ِب۪ه
okunuşu: “Allâhümmenfe’nî bimâ ‘allemtenî ve ‘al-
limnî mâ yenfe’unî verzügnî ‘ılmen tenfe’unî bihî.”
Anlamı: “Allah’ım! Bana öğrettiğin şeyleri hakkımda faydalı eyle, bana fayda verecek şeyleri öğret, beni, bana fayda verecek ilim ile nasiplendir.” (Hâkim, De’avât, No: 1879, I, 510)
Anlamı: “Allah’ım! Bana öğrettiğin şeyleri hakkımda faydalı eyle, bana fayda verecek şeyleri öğret, beni, bana fayda verecek ilim ile nasiplendir.” (Hâkim, De’avât, No: 1879, I, 510)
َّٰ َّ ّ ْ
الله َّما ْن َف ْعنيب َما َعل ْم َتني َو َعل ْمني َما َي ْن َفعني َوز ْدنيعلمًا
ََُُِِِِِِِِ
ََََُّْٰٰ
ال َح ْم ُد ِِّ َعلىكلحا ٍل َوأ ُعو ُذ ِبا ِّ ِم ْن َحا ِلأ ْهلال ّنار
ِِِ
okunuşu: “Allâhümmenfe’nî bi-mâ ‘allemtenî ve
‘allimnî mâ yenfe’unî ve zidnî ‘ılmâ. Elhamdülillâhi ‘alâ
külli hâl. Ve e’ûzü billâhi min hâli ehlinnâr.”
Anlamı: “Allah’ım! Bana öğrettiğin ilim ile beni fayda- 403
Anlamı: “Allah’ım! Bana öğrettiğin ilim ile beni fayda- 403
DUALAR
landır, bana fayda verecek ilmi bana öğret ve benim ilmimi
artır. Her hâl üzere Allah’a hamd olsun. Cehennem ehlinin
hâlinden Allah’a sığınırım.” (Tirmizî, De’avât, 130; İbn Ebî Şeybe, Dua,
42, No: 29384)
Bu iki duasında Peygamberimiz, yüce Allah’tan kendi- sine çok, faydalı ve yararlı ilim vermesini talep etmektedir. Peygamberimiz faydasız ilimden Allah’a sığınmıştır. (Müs- lim, Dua, 73; Ebû Davud, Salât, 367; Nesâî, İstiâze, 2, 18)
İkinci hadisin sonunda Peygamberimiz (s.a.s.), her durumda Allah’a hamd etmekte ve cehennem halkının durumuna düşmekten Allah’a sığınmaktadır.
َََّٰ ََُ َ َ َ ََ اللُهّمإِّناَنْسألكُموِجَباِتَرْحَمِتكَوَعزاِئَمَمْغِفَرِتكَوالّس َمَةِمْن
Bu iki duasında Peygamberimiz, yüce Allah’tan kendi- sine çok, faydalı ve yararlı ilim vermesini talep etmektedir. Peygamberimiz faydasız ilimden Allah’a sığınmıştır. (Müs- lim, Dua, 73; Ebû Davud, Salât, 367; Nesâî, İstiâze, 2, 18)
İkinci hadisin sonunda Peygamberimiz (s.a.s.), her durumda Allah’a hamd etmekte ve cehennem halkının durumuna düşmekten Allah’a sığınmaktadır.
َََّٰ ََُ َ َ َ ََ اللُهّمإِّناَنْسألكُموِجَباِتَرْحَمِتكَوَعزاِئَمَمْغِفَرِتكَوالّس َمَةِمْن
َََََُُّّْْْْ
كلإثمَوالَغنِيَمة ِمْنكل ِبّرَوالَفْوَز ِبال َجّنِةَوالّن َجاَة ِبَعْوِنك ِمَنالّنار
ٍٍِِِِ
okunuşu: “Allâhümme innâ nes’elüke mûcibâti rah-
metike ve ‘azâime meğ ratike ves-selâmete min külli is-
min vel-ğanîmete min külli birrivvel-fevze bil-cenneti
ven-necâte bi-avnike minennâr.”
Anlamı: “Allah’ım! Rahmetinin gereklerini, mağ reti- nin sürekliliğini, her türlü günahtan uzak ve salim olmayı, her türlü iyilik ve nimetleri, cennete girerek felaha ermeyi, yardımınla cehennem ateşinden kurtulmayı istiyorum.” (Hâkim, De’avât, No: 1925)
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.), yüce Allah’tan;
-Allah’ın rahmetini, imanda devam edebilmeyi, güzel ameller yapabilmeyi ve iyi davranışlar sergileyebilmeyi,
Anlamı: “Allah’ım! Rahmetinin gereklerini, mağ reti- nin sürekliliğini, her türlü günahtan uzak ve salim olmayı, her türlü iyilik ve nimetleri, cennete girerek felaha ermeyi, yardımınla cehennem ateşinden kurtulmayı istiyorum.” (Hâkim, De’avât, No: 1925)
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.), yüce Allah’tan;
-Allah’ın rahmetini, imanda devam edebilmeyi, güzel ameller yapabilmeyi ve iyi davranışlar sergileyebilmeyi,
404
DÖRDÜNcÜ BÖLÜM
-Sürekli olarak af ve mağ retine mazhar olabilmeyi,
-Bütün günahlardan uzak kalabilmeyi,
-Her türlü iyilik ve güzelliği, maddî ve manevî nimet- leri,
-Cennete girebilmeyi ve cehennemden kurtulabilmeyi istemektedir.
Bu dua örneği de dünyevî ve uhrevî bütün güzellikleri içermektedir. Peygamberimizin dile getirdiği bu duadaki isteklerin yerine gelmesi için insanın ilî olarak çaba gös- termesi ve Allah’ın yardımını talep etmesi gerekir. Allah’ın rahmetini, mağ retini, nimetlerini ve cennetini elde ede- bilmek ve cehennemden uzak kalabilmek için mutlaka di- nin gerektirdiği görevlerin yapılması gerekir.
ََّْٰ ََ ََْ ََ َ اللُهّماكِفِني ِب َح ِلك َعْن َحَراِمكَوأغِنِني ِبَف ْضِلك َعّمْن ِسَواك
okunuşu: “Allâhümmek nî bi-halâlike ‘an harâmike ve eğninî bi fadlike ‘ammen sivâke.”
Anlamı: “Allah’ım! Helâl olan nimetlerinle yetinmemi, haramlardan müstağni olmamı ihsan eyle, fazlı kereminle beni Senden başkasına muhtaç eyleme.” (Hâkim, De’avât, No: 1973)
-Bütün günahlardan uzak kalabilmeyi,
-Her türlü iyilik ve güzelliği, maddî ve manevî nimet- leri,
-Cennete girebilmeyi ve cehennemden kurtulabilmeyi istemektedir.
Bu dua örneği de dünyevî ve uhrevî bütün güzellikleri içermektedir. Peygamberimizin dile getirdiği bu duadaki isteklerin yerine gelmesi için insanın ilî olarak çaba gös- termesi ve Allah’ın yardımını talep etmesi gerekir. Allah’ın rahmetini, mağ retini, nimetlerini ve cennetini elde ede- bilmek ve cehennemden uzak kalabilmek için mutlaka di- nin gerektirdiği görevlerin yapılması gerekir.
ََّْٰ ََ ََْ ََ َ اللُهّماكِفِني ِب َح ِلك َعْن َحَراِمكَوأغِنِني ِبَف ْضِلك َعّمْن ِسَواك
okunuşu: “Allâhümmek nî bi-halâlike ‘an harâmike ve eğninî bi fadlike ‘ammen sivâke.”
Anlamı: “Allah’ım! Helâl olan nimetlerinle yetinmemi, haramlardan müstağni olmamı ihsan eyle, fazlı kereminle beni Senden başkasına muhtaç eyleme.” (Hâkim, De’avât, No: 1973)
َّٰ َ ْ َ َ َّ َ َ ْ
اللهَّمفالَقالْصباحَوَجاعلاللْيلَسكنًاَوالّشْمَسَوالَقَمَرحْسَباًنا
َََُِِِِِْ ُ
اِ ْقض َع ّنيال ّد ْي َن َوأ ْغننيم َنال َف ْقر َوأ ْمت ْعنيب َس ْمعي َو َب َصري َو ُق َّوتي
َِِِِِِِِِِِِ
ِفي َسِبيِلك
okunuşu: “Allâhümme fâlikal-‘ısbâhı ve câ’ılelleyli sekenen veş-şemse vel-kamera husbânen ‘ıkdı ‘annid-
okunuşu: “Allâhümme fâlikal-‘ısbâhı ve câ’ılelleyli sekenen veş-şemse vel-kamera husbânen ‘ıkdı ‘annid-
405
DUALAR
deyne ve ağninî minel-fakri ve emti’nî bi-sem’î ve besarî
ve kuvvetî fî sebîlike.”
Anlamı: “Sabahın aydınlığını var eden, geceyi dinlen- me vakti yapan, güneşi ve ayı hesap vasıtası yapan Allah’ım! Bana borçlarımı ödemeyi ihsan eyle, benden fakirliği gider, kulağımı, gözümü ve kuvvetimi Senin yolunda kullanmayı nasip eyle.” (Malik, Dua, No: 495)
Bu dualarında Peygamberimiz (s.a.s.), yüce Allah’tan helâlinden rızık elde edebilmeyi, haram rızıktan uzak ka- labilmeyi, bu konuda hiç kimseye muhtaç etmemesini, fakirlikten korumasını, borçlarını ödemede kolaylık ver- mesini istemektedir.
Dünyada güven ve huzur içinde olabilmek, şuurlu iba- det edebilmek ve Allah’ın rızasına ulaşılabilmek için “helâl rızık” önemli bir istektir.
Bu dua ile rızkın helâl yollardan kazanılmasına ve rızkı verenin Allah olduğuna da işaret edilmektedir.
ََّْٰ َ ُْ َ ََ ََ َُُّٰ اللُهّماغِفْرلَنا ُذُنوَبَنا َوظل َمنا َو َهْزلنا َو ِجّدنا َو َعْمَدَنا َوكلذِلك
ِع ْن َد َن ا
okunuşu: “Allâhümmeğ r-lenâ zünûbenâ ve zulmenâ ve hezlenâ ve ciddenâ ve ‘amdenâ ve küllü zâlike ‘ındenâ.”
Anlamı: “Allah’ım! Günahlarımızı, yaptığımız haksız- lıkları, saçmalıklarımızı, bilerek ve ciddi olarak yaptıkları- mızı bağışla, bunların hepsi bizde mevcuttur.” (Hâkim, De’avât, No:1916)
Anlamı: “Sabahın aydınlığını var eden, geceyi dinlen- me vakti yapan, güneşi ve ayı hesap vasıtası yapan Allah’ım! Bana borçlarımı ödemeyi ihsan eyle, benden fakirliği gider, kulağımı, gözümü ve kuvvetimi Senin yolunda kullanmayı nasip eyle.” (Malik, Dua, No: 495)
Bu dualarında Peygamberimiz (s.a.s.), yüce Allah’tan helâlinden rızık elde edebilmeyi, haram rızıktan uzak ka- labilmeyi, bu konuda hiç kimseye muhtaç etmemesini, fakirlikten korumasını, borçlarını ödemede kolaylık ver- mesini istemektedir.
Dünyada güven ve huzur içinde olabilmek, şuurlu iba- det edebilmek ve Allah’ın rızasına ulaşılabilmek için “helâl rızık” önemli bir istektir.
Bu dua ile rızkın helâl yollardan kazanılmasına ve rızkı verenin Allah olduğuna da işaret edilmektedir.
ََّْٰ َ ُْ َ ََ ََ َُُّٰ اللُهّماغِفْرلَنا ُذُنوَبَنا َوظل َمنا َو َهْزلنا َو ِجّدنا َو َعْمَدَنا َوكلذِلك
ِع ْن َد َن ا
okunuşu: “Allâhümmeğ r-lenâ zünûbenâ ve zulmenâ ve hezlenâ ve ciddenâ ve ‘amdenâ ve küllü zâlike ‘ındenâ.”
Anlamı: “Allah’ım! Günahlarımızı, yaptığımız haksız- lıkları, saçmalıklarımızı, bilerek ve ciddi olarak yaptıkları- mızı bağışla, bunların hepsi bizde mevcuttur.” (Hâkim, De’avât, No:1916)
406
DÖRDÜNcÜ BÖLÜM
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.), yüce Allah’tan beş
şeyi; günahları, zulmü, dine uygun olmayan söz, eylem ve
davranışları, bilerek yapılan kötü eylemleri bağışlamasını
istemektedir. Dikkatimizi çeken husus, duada bu günah-
ların itiraf edilmiş olmasıdır. Aslında Peygamberimiz için
bu tür günahlar söz konusu değildir; ancak Peygamberi-
miz, bizlere örnek olması için, bizim böyle dua etmemiz,
günahımızın bağışlanması için önce o günahı Allah’a itiraf
edip sonra af dilememiz gerektiğini öğretmektedir.
اَلّٰلهَّمإّنيأَْسأَُلَكصَّحًةفيإيَماٍنَوإيَمانًافيحْسنُخلقَوَنَجاحًا َََُِِِِِِ ٍََُِِِ
َي ْت َب ُع ُه َف ٌح َو َر ْح َم ًة ِم ْنك َوعا ِف َي ًة َو َم ْغ ِف َر ًة ِل ْم ِنك َو ِر ْض َوانًا
okunuşu: “Allâhümme innî es’elüke sıhhaten fî îmâniv ve îmânen fî husni hulikıvve necâhayyetbe’uhû felâhuv ve rahmetüm-minke ve â yetüv ve mağ ratülli-emnike ve rıdvânâ.”
Anlamı: “Allah’ım! Senden iman içinde sağlık, güzel ahlâk içinde iman, peşinden rahmet, â yet, mağ ret ve rıza gelen bir kurtuluş istiyorum.” (Hâkim, De’avât, No: 1919)
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.), sağlıklı bir iman, imanın gerektirdiği güzel ahlâk, sonra rahmet, â yet, mağ- ret ve rızasını istemektedir.
Kendisine isabet eden bir musibet sonrasında gelip şikayette bulunması üzerine Peygamberimiz (s.a.s.), Hz. Ömer’e şöyle dua etmesini tavsiye etmiştir:
اَلّٰلهَّماْحَفْظنيباْلْس َ مَقاعدًاَواْحَفْظنيباْلْس َ مَقائمًاَواْحَفْظني ُْ َ ِ َِِ ِ ِ ِ َِِ َِ ِ َ ِ
بالْس مَراقدًاَولُتطْعفيَعُدّوًاَحاسدًاَواعوُذبكمْنَشّرَمااْنَت ِِِِ َِِّ ُِِِِ
اَلّٰلهَّمإّنيأَْسأَُلَكصَّحًةفيإيَماٍنَوإيَمانًافيحْسنُخلقَوَنَجاحًا َََُِِِِِِ ٍََُِِِ
َي ْت َب ُع ُه َف ٌح َو َر ْح َم ًة ِم ْنك َوعا ِف َي ًة َو َم ْغ ِف َر ًة ِل ْم ِنك َو ِر ْض َوانًا
okunuşu: “Allâhümme innî es’elüke sıhhaten fî îmâniv ve îmânen fî husni hulikıvve necâhayyetbe’uhû felâhuv ve rahmetüm-minke ve â yetüv ve mağ ratülli-emnike ve rıdvânâ.”
Anlamı: “Allah’ım! Senden iman içinde sağlık, güzel ahlâk içinde iman, peşinden rahmet, â yet, mağ ret ve rıza gelen bir kurtuluş istiyorum.” (Hâkim, De’avât, No: 1919)
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.), sağlıklı bir iman, imanın gerektirdiği güzel ahlâk, sonra rahmet, â yet, mağ- ret ve rızasını istemektedir.
Kendisine isabet eden bir musibet sonrasında gelip şikayette bulunması üzerine Peygamberimiz (s.a.s.), Hz. Ömer’e şöyle dua etmesini tavsiye etmiştir:
اَلّٰلهَّماْحَفْظنيباْلْس َ مَقاعدًاَواْحَفْظنيباْلْس َ مَقائمًاَواْحَفْظني ُْ َ ِ َِِ ِ ِ ِ َِِ َِ ِ َ ِ
بالْس مَراقدًاَولُتطْعفيَعُدّوًاَحاسدًاَواعوُذبكمْنَشّرَمااْنَت ِِِِ َِِّ ُِِِِ
407
DUALAR
ٌٰ ََََُّْ َُّ
آخذب َناص َيت ۪ه َوا ْسألكم َنال َخ ْيالذي ُه َوب َيدككله
ِِِِِِِِِِِ
okunuşu: “Allâhümmehfaznî bil-İslâmi kâ’ıden Vah- faznî bil-İslâmi kâimen vahfaznî bil-İslâmi râkıdev velâ tütı’ yye ‘adüvven hâsidev ve e’ûzü bike min şerri mâ ente âhızün bi-nâsıyetihî ve es’elüke minel-hayril-lezî hüve biyed-ike küllihî.”
Anlamı: “Allah’ım! Ayakta iken beni İslâm ile koru, otu- rurken beni İslâm ile koru, uyurken beni İslâm ile koru, hak- kımda hiçbir düşman ve hasetçinin isteğini yerine getirme. Perçeminden tuttuğun şeylerin şerrinden Sana sığınırım. Her türlü hayrı Senden isterim ki bütün hayırlar Senin elindedir.” (İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 934)
Bu dua örneğinde Peygamberimiz (s.a.s.), yüce Allah’tan şu isteklerde bulunulmasını tavsiye etmektedir:
-İman ve İslâm üzere sebat etmede yardımcı olması,
-Düşmanlara ve haset edenlere fırsat vermemesi,
-İyilik, güzellik ve nimet (hayır) ihsan etmesi,
-İnsanların, şeytanların, cinlerin ve bütün varlıkların şerrinden koruması.
okunuşu: “Allâhümmehfaznî bil-İslâmi kâ’ıden Vah- faznî bil-İslâmi kâimen vahfaznî bil-İslâmi râkıdev velâ tütı’ yye ‘adüvven hâsidev ve e’ûzü bike min şerri mâ ente âhızün bi-nâsıyetihî ve es’elüke minel-hayril-lezî hüve biyed-ike küllihî.”
Anlamı: “Allah’ım! Ayakta iken beni İslâm ile koru, otu- rurken beni İslâm ile koru, uyurken beni İslâm ile koru, hak- kımda hiçbir düşman ve hasetçinin isteğini yerine getirme. Perçeminden tuttuğun şeylerin şerrinden Sana sığınırım. Her türlü hayrı Senden isterim ki bütün hayırlar Senin elindedir.” (İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 934)
Bu dua örneğinde Peygamberimiz (s.a.s.), yüce Allah’tan şu isteklerde bulunulmasını tavsiye etmektedir:
-İman ve İslâm üzere sebat etmede yardımcı olması,
-Düşmanlara ve haset edenlere fırsat vermemesi,
-İyilik, güzellik ve nimet (hayır) ihsan etmesi,
-İnsanların, şeytanların, cinlerin ve bütün varlıkların şerrinden koruması.
َ ّٰ َ َّ
اللُهّماْهِدِني ِفيَمْن َهَدْي َتَو َعاِفِني ِفيَمْن َعاَفْي َتَو َتَولِني ِفيَمْن
َّ ْ ََ َ ََْ َ
َتَولْيَتَوَباِركِليِفيَمااْعطْيَتَوِقِنيَشّرَماَقَضْيَتاِّنكَتقِضيَول
ْ َ َ َ َ ُّ َ ْ َ
ُيق ٰضى َعلْيكاِّنُهل َيِذل َمْنَوالْي َت َتَباَرك َتَو َتَعالْي َت
okunuşu: “Allâhümmehdinî fîmen hedeyte ve ‘â nî fîmen ‘âfeyte ve tevellenî fîmen tevelleyte ve bâriklî
okunuşu: “Allâhümmehdinî fîmen hedeyte ve ‘â nî fîmen ‘âfeyte ve tevellenî fîmen tevelleyte ve bâriklî
408
DÖRDÜNcÜ BÖLÜM
fîmâ a’tayte ve kınî şerra mâ kadayte inneke takdî ve lâ
yükdâ ‘aleyke innehû lâ yezillü mev vâleyte tebârakte ve
te’âleyte.”
Anlamı: “Allah’ım! Hidayet ettiğin kimselerle birlikte bana da hidayet et, â yet verdiğin kimselerle birlikte bana da â yet ver, yüz çevirdiğin kimselerden benim de yüz çevirmemi nasip et, bana verdiğin nimetleri bereketli kıl, hükmettiğin şeylerin şerrinden beni koru, şüphesiz hükmü Sen veriyorsun, Sana karşı hüküm verilemez. Şüphesiz ki Senin dost edindi- ğin kimseler rezil olmaz. Sen, eksikliklerden münezzehsin ve şanı yüce olansın.” (İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 945)
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.); yüce Allah’tan;
-İman, hidayet ve mü’min kimselerle birlikte olabil- meyi,
- A yet, dünya ve ahiret nimetlerini,
-Allah’ın razı olmadığı kimselerle birlikte olmamayı, -Her türlü şerden korunmayı istemektedir.
Anlamı: “Allah’ım! Hidayet ettiğin kimselerle birlikte bana da hidayet et, â yet verdiğin kimselerle birlikte bana da â yet ver, yüz çevirdiğin kimselerden benim de yüz çevirmemi nasip et, bana verdiğin nimetleri bereketli kıl, hükmettiğin şeylerin şerrinden beni koru, şüphesiz hükmü Sen veriyorsun, Sana karşı hüküm verilemez. Şüphesiz ki Senin dost edindi- ğin kimseler rezil olmaz. Sen, eksikliklerden münezzehsin ve şanı yüce olansın.” (İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 945)
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.); yüce Allah’tan;
-İman, hidayet ve mü’min kimselerle birlikte olabil- meyi,
- A yet, dünya ve ahiret nimetlerini,
-Allah’ın razı olmadığı kimselerle birlikte olmamayı, -Her türlü şerden korunmayı istemektedir.
َ ّٰ َ ْ َ َ
اللهّماغفْرلي َواْر َحْمني َو َت َجاَوْز َعّني َواْع ُف َعّني َفإّنك َغُفور َرحيم
ٌٌُِِِِِِِ
okunuşu: “Allâhümmeğ rlî verhamnî ve tecâvez ‘annî
va’fü ‘annî fe-inneke ğafûrur-rahîm.”
Anlamı: “Allah’ım! Beni bağışla, bana merhamet et, beni cezalandırmaktan vazgeç ve beni a et, şüphesiz Sen çok ba- ğışlayan, çok merhametli olansın.” (İbn Ebî Şeybe, Dua, 1, No: 29148)
Anlamı: “Allah’ım! Beni bağışla, bana merhamet et, beni cezalandırmaktan vazgeç ve beni a et, şüphesiz Sen çok ba- ğışlayan, çok merhametli olansın.” (İbn Ebî Şeybe, Dua, 1, No: 29148)
ََّٰ ََ ْ ُْ َ َْ ُّ ََّ َْ
الله ّمإ ّنيظل ْم ُت َنفسيظلمًاكثيًا َول َيغفرالذ ُنو َبإلأ ْن َتفاغف ْر
ُُِِِِِِِ
409
DUALAR
ََََْ
ِليَمْغِفَرًةِمْنِعْنِدكَواْرَحْمِنيإِّنكأْنَتالَغُفوُرالَّرِحيُم
okunuşu: “Allâhümme innî zalemtü nefsî zulmen kesîrâ. Ve lâ yeğ ruz-zünûbe illâ ente feğ rlî meğ ra- temmin ‘ındike verhamnî inneke entel-ğafûrur-rahîm.”
Anlamı: “Allah’ım! Ben gerçekten nefsime çok zulmettim, günahları ancak Sen bağışlarsın, beni katından bir mağ ret ile bağışla, bana merhamet et, şüphesiz Sen çok bağışlayansın, çok merhametli olansın.” (Tirmizî, De’avât, 98; İbn Ebî Şeybe, Dua, 35, No: )29345
okunuşu: “Allâhümme innî zalemtü nefsî zulmen kesîrâ. Ve lâ yeğ ruz-zünûbe illâ ente feğ rlî meğ ra- temmin ‘ındike verhamnî inneke entel-ğafûrur-rahîm.”
Anlamı: “Allah’ım! Ben gerçekten nefsime çok zulmettim, günahları ancak Sen bağışlarsın, beni katından bir mağ ret ile bağışla, bana merhamet et, şüphesiz Sen çok bağışlayansın, çok merhametli olansın.” (Tirmizî, De’avât, 98; İbn Ebî Şeybe, Dua, 35, No: )29345
َرّباْغفْرليَخطيَئتيَوَجْهليَوإْسَرافيفيأَْمريُكّل۪هَوَماأْنَتأَْعَلم
ََِِِِِّْٰ َِِِِِِ َُُُّ
ِبِه ِمنياللُهّماغِفْر ِلي َخطاَياَي َو َعْمِدي َو َجْهِلي َو َهْزِلي َوكل َذِلك
ِّ َ ّٰ َ ْ َ َ َ َ َ َ َ
ِع ْن ِدي . الل ُه ّم اغ ِف ْر ِلي ما َق ّد ْم ُت َو َما أ ّخ ْر ُت َو َما أ ْس َر ْر ُت َو َما أ ْعل ْن ُت
ِع ْن ِدي . الل ُه ّم اغ ِف ْر ِلي ما َق ّد ْم ُت َو َما أ ّخ ْر ُت َو َما أ ْس َر ْر ُت َو َما أ ْعل ْن ُت
أَْن َتاْلَمَقّدمَوأَْن َتاْلمَؤ ّخرَوأَْن َت َعَلى ُكّل َشيٍء َقدير
ٌُُُِِِِْ
okunuşu: “Rabbiğ rlî hatîetî ve cehlî ve isrâfî fî emrî
küllihî ve mâ ente a’lemü bihî minnî.
Allâhümmeğ rlî hatâyâye ve ‘amdî ve cehlî ve hezlî ve küllü zâlike ‘ındî.
Allâhümmeğ rlî mâ kaddemtü ve mâ ahhartü ve mâ esrartü ve mâ a’lentü entel-mükaddimü ve entel-müe’hhıru ve ente ‘alâ külli şey’in kadîr.”
Anlamı: “Rabbim! Bütün işlerimdeki ölçüsüzlüğümü, cahilliğimi ve hatamı bağışla. Sen bunları benden daha iyi biliyorsun.
Allah’ım! Hatalarımı, bilerek, cahillikle ve dalgınlıkla yap- tığım kusurlarımı bağışla. Bunların hepsi bende mevcuttur.
Allâhümmeğ rlî hatâyâye ve ‘amdî ve cehlî ve hezlî ve küllü zâlike ‘ındî.
Allâhümmeğ rlî mâ kaddemtü ve mâ ahhartü ve mâ esrartü ve mâ a’lentü entel-mükaddimü ve entel-müe’hhıru ve ente ‘alâ külli şey’in kadîr.”
Anlamı: “Rabbim! Bütün işlerimdeki ölçüsüzlüğümü, cahilliğimi ve hatamı bağışla. Sen bunları benden daha iyi biliyorsun.
Allah’ım! Hatalarımı, bilerek, cahillikle ve dalgınlıkla yap- tığım kusurlarımı bağışla. Bunların hepsi bende mevcuttur.
410
DÖRDÜNcÜ BÖLÜM
Allah’ım! Yaparak ve geciktirerek işlediğim, açıktan ve
gizli olarak işlediğim kusurlarımı bağışla. Sen, öne alan ve
önce olansın. Sen, geriye bırakan ve sonsuz olansın. Senin her
şeye gücün yeter.” (Buhârî, De’avât, 60; Müslim, Dua, 70; bk. Hâkim, De’avât, No:
1883, I, 511; İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 954, 957; İbn Ebî Şeybe, Dua, 42, No: 29383)
ََّْٰ َ ََ ََْ الل ُه ّم اغ ِف ْر ِلي َما أ ْس َر ْر ُت َو َما أ ْعل ْن ُت َو َما أ ْخطأ ُت َو َما َع َم ْد ُت َو َما
َع ِل ْم ُت َو َما َج ِه ْل ُت
okunuşu: “Allâhümmeğ rlî mâ esrartü ve mâ a’lentü ve mâ ahta’tü ve mâ ‘amettü ve mâ ‘alimtü ve mâ cehiltü.”
Anlamı: “Allah’ım! Gizli olarak işlediğim günahlarımı, açıktan işlediğim günahlarımı, hatâen işlediğim ve bilerek yaptığım günahlarımı, bildiğim ve bilmediğim bütün günah- larımı bağışla.” (Hâkim, De’avât, No: 1880, I, 510; bk. İbn Ebî Şeybe, Dua, 15, No: 29228)
ََّْٰ َ ََ ََْ الل ُه ّم اغ ِف ْر ِلي َما أ ْس َر ْر ُت َو َما أ ْعل ْن ُت َو َما أ ْخطأ ُت َو َما َع َم ْد ُت َو َما
َع ِل ْم ُت َو َما َج ِه ْل ُت
okunuşu: “Allâhümmeğ rlî mâ esrartü ve mâ a’lentü ve mâ ahta’tü ve mâ ‘amettü ve mâ ‘alimtü ve mâ cehiltü.”
Anlamı: “Allah’ım! Gizli olarak işlediğim günahlarımı, açıktan işlediğim günahlarımı, hatâen işlediğim ve bilerek yaptığım günahlarımı, bildiğim ve bilmediğim bütün günah- larımı bağışla.” (Hâkim, De’avât, No: 1880, I, 510; bk. İbn Ebî Şeybe, Dua, 15, No: 29228)
َََّْْٰ ََََْْْْ
الل ُه ّماغ ِسل َخطا َيا َي ِب َما ِءال ّثل ِج َوال َبَ ِد َوأ ْن ِق َقل ِبي ِم َنال َخطا َياك َما
َََََََْْ
أْنَقْي َتالّثْو َبالْبَي َض ِم َنالّدَن ِس َوَباِعْد َبْيِني َوَب َخطاَياَيكَما
َباَعْد َت َبَْ اْلَم ْشِرِقَواْلَمْغِر ِب
okunuşu: “Allâhümmeğsil hatâyâye bi-mâisselci vel- beradi ve enkı kalbî minel-hatâyâ kemâ enkaytes-sevbel- ebyada mined-denesi ve bâ’ıd beynî ve beyne hatâyâye kemâ bâ’adte beynel-meşrikı vel-meğribi.”
Anlamı: “Allah’ım! Hatalarımı kar ve soğuk su ile temiz- le, kalbimi hatalardan beyaz elbiseleri kirlerden temizlediğin gibi temizle, benimle günahlarımın arasını doğu ile batı ara- sı kadar uzaklaştır.” (Buhârî, De’avât, 38, 43–45; Müslim, Dua, 49;Tirmizî, De’avât, 77; Nesâî, İsti’aze, 17; İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 955–956)
okunuşu: “Allâhümmeğsil hatâyâye bi-mâisselci vel- beradi ve enkı kalbî minel-hatâyâ kemâ enkaytes-sevbel- ebyada mined-denesi ve bâ’ıd beynî ve beyne hatâyâye kemâ bâ’adte beynel-meşrikı vel-meğribi.”
Anlamı: “Allah’ım! Hatalarımı kar ve soğuk su ile temiz- le, kalbimi hatalardan beyaz elbiseleri kirlerden temizlediğin gibi temizle, benimle günahlarımın arasını doğu ile batı ara- sı kadar uzaklaştır.” (Buhârî, De’avât, 38, 43–45; Müslim, Dua, 49;Tirmizî, De’avât, 77; Nesâî, İsti’aze, 17; İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 955–956)
411
DUALAR
َ ّٰ َ ْ َ َ ّٰ َ ْ َ
اللُهّماغِفْر ِلي َخ ِطئِتي َو َعْمِدِياللُهّماْهِدِني ِل َصاِلِحالَْعَماِل
ََََْ َ َّ َوالْخ ِقاِّنُهلَيْهِديِلَصاِلِحَهاَولَيْصِرُفَعْنَسِّيِئَهااِلاْنَت
okunuşu: “Allâhümmeğ rlî hatîetî ve ‘amdî. Allâhüm-mehdinî li-sâlihıl-a’mâli vel-ahlâkı innehû lâ yehdî li-sâlihıhâ ve lâ yasrifü ‘an seyyi’ihâ illâ ente.”
Anlamı: “Allah’ım! Bilerek ve hata ile işlediğim günah- larımı bağışla. Allah’ım! Bana işlerin ve ahlâkın en iyisini nasip et. İşlerin ve ahlâkın en iyisini ancak sen nasip eder- sin, kötüsünden de ancak sen alıkoyarsın.” (Heysemî, Ed’ıye, 33, No: )17365
Zikrettiğimiz bu altı duada Peygamberimiz (s.a.s.), yüce Allah’tan; gizli-aşikâr, bilinçli-bilinçsiz, kasıtlı- kasıtsız, bildiği-bilmediği, eskiden veya yeni işlediği, nef- sine veya başkalarına yönelik, az veya çok bütün günah- larının bağışlanmasını, bütün günahlarından arınmasını; son duada iyi işler ve güzel ahlâk istemektedir.
Allah’ın af, mağ ret ve rahmetini elde edebilmek için duada Allah’ın güzel isimlerini; çok merhametli (rahîm), çok bağışlayan (ğafûr) ve her şeye gücü yeten (kadîr) oldu- ğunu zikretmiştir.
ََََْ َ َّ َوالْخ ِقاِّنُهلَيْهِديِلَصاِلِحَهاَولَيْصِرُفَعْنَسِّيِئَهااِلاْنَت
okunuşu: “Allâhümmeğ rlî hatîetî ve ‘amdî. Allâhüm-mehdinî li-sâlihıl-a’mâli vel-ahlâkı innehû lâ yehdî li-sâlihıhâ ve lâ yasrifü ‘an seyyi’ihâ illâ ente.”
Anlamı: “Allah’ım! Bilerek ve hata ile işlediğim günah- larımı bağışla. Allah’ım! Bana işlerin ve ahlâkın en iyisini nasip et. İşlerin ve ahlâkın en iyisini ancak sen nasip eder- sin, kötüsünden de ancak sen alıkoyarsın.” (Heysemî, Ed’ıye, 33, No: )17365
Zikrettiğimiz bu altı duada Peygamberimiz (s.a.s.), yüce Allah’tan; gizli-aşikâr, bilinçli-bilinçsiz, kasıtlı- kasıtsız, bildiği-bilmediği, eskiden veya yeni işlediği, nef- sine veya başkalarına yönelik, az veya çok bütün günah- larının bağışlanmasını, bütün günahlarından arınmasını; son duada iyi işler ve güzel ahlâk istemektedir.
Allah’ın af, mağ ret ve rahmetini elde edebilmek için duada Allah’ın güzel isimlerini; çok merhametli (rahîm), çok bağışlayan (ğafûr) ve her şeye gücü yeten (kadîr) oldu- ğunu zikretmiştir.
َََّٰ ََّ ََ َّ
اللُهّمأْصِلْحِليِديِنيالِذيُهَوِعْصَمُةأْمِريَوأْصِلْحِليُدْنَياَيالِتي
ََّٰ ْ
ِفيَهاَمَعاِشيَوأْصِلْحِليآِخَرِتيالِتيِفيَهاَمَعاِديَواْجَعِلالَحَياَةِزَياَدًة
ِليِفيُكّلَخْيَواْجَعلاْلَمْوَتَراَحًةِليِمْنُكّلَشّر
ٍِِ ٍِ
okunuşu: “Allâhümmeslıhlî dînî ellezî hüve ‘ısmetü emrî. Ve aslıhlî dünyâyelletî fîhâ me’âşî. Ve aslıhlî âhıratil- letî fîhâ me’âdî. Vec’alil-hayâte ziyâdetel-lî fî külli hayrin.
okunuşu: “Allâhümmeslıhlî dînî ellezî hüve ‘ısmetü emrî. Ve aslıhlî dünyâyelletî fîhâ me’âşî. Ve aslıhlî âhıratil- letî fîhâ me’âdî. Vec’alil-hayâte ziyâdetel-lî fî külli hayrin.
412
DÖRDÜNcÜ BÖLÜM
Vec’alil-mevte râhatellî min külli şerrin.”
Anlamı: “Allah’ım! Her işimin koruyucusu olan dinim ile beni ıslah eyle, kurtuluşa erdir. İçinde yaşadığım, geçimimi sağladığım dünyamı benim için ıslah eyle, hayırlı kıl. Gidip ebedî yaşayacağım ahiret hayatımı benim için hayırlı eyle. Hayatımda her türlü hayrı ziyadesiyle ihsan eyle. Ölümümü de her türlü şerlerden muhafaza eyle.” (Müslim, Dua, 71)
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.); yüce Allah’tan;
-Dinini yaşayabilmesini, dünyasını ma’mur etmesini,
-Ahiretini mes’ut etmesini, hayatını bereketli yapma- sını,
-İmanla ölebilmesini istemektedir.
Bu dua örneğinde dünyevî ve uhrevî, maddî ve manevî bütün istekler veciz bir şekilde ifade edilmiş, ayrıca dinin, dünya ve ahiret hayatının birlikte kazanılmasının önemine de vurgu yapılmıştır.
Anlamı: “Allah’ım! Her işimin koruyucusu olan dinim ile beni ıslah eyle, kurtuluşa erdir. İçinde yaşadığım, geçimimi sağladığım dünyamı benim için ıslah eyle, hayırlı kıl. Gidip ebedî yaşayacağım ahiret hayatımı benim için hayırlı eyle. Hayatımda her türlü hayrı ziyadesiyle ihsan eyle. Ölümümü de her türlü şerlerden muhafaza eyle.” (Müslim, Dua, 71)
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.); yüce Allah’tan;
-Dinini yaşayabilmesini, dünyasını ma’mur etmesini,
-Ahiretini mes’ut etmesini, hayatını bereketli yapma- sını,
-İmanla ölebilmesini istemektedir.
Bu dua örneğinde dünyevî ve uhrevî, maddî ve manevî bütün istekler veciz bir şekilde ifade edilmiş, ayrıca dinin, dünya ve ahiret hayatının birlikte kazanılmasının önemine de vurgu yapılmıştır.
ََََََََُّٰ َََََّّْ
ُّبك َوال َع َمل الذي ي َبل ُغني ح ّبك
ُ ُ َِِِِِّ ِِ
ُ ُ َِِِِِّ ِِ
الله ّم إ ّني أ ْسألك ح ّبك َوح ّب َم ْن يح
َُِِّٰ َََُُُِْ َ ُُِِِْْ
الله َّما ْج َعلح َّبكأ َح َّبإليم ْن َن ْفسي َوأ ْهلي َوم َنال َما ِءال َبارد
okunuşu: “Allâhümme innî es’elüke hubbeke ve hub-
be mey yühıbbüke vel-amelellezî yübelliğunî hubbeke.
Allâhümmec’al hubbeke ehabbe ileyye min nefsî ve ehlî ve minel-mâil-bâridi.”
Anlamı: “Allah’ım! Sevgini, Seni seven kimsenin sevgisi- ni ve sevgine ulaştıracak ameli istiyorum.
Allâhümmec’al hubbeke ehabbe ileyye min nefsî ve ehlî ve minel-mâil-bâridi.”
Anlamı: “Allah’ım! Sevgini, Seni seven kimsenin sevgisi- ni ve sevgine ulaştıracak ameli istiyorum.
413
DUALAR
Allah’ım! Sevgini, bana canımdan, ailemden ve soğuk su-
dan daha sevimli eyle.” (Tirmizî, De’avât, 74)
ََّٰ ْ ََ َ َ اللُهّماْرُزقِني ُحّبكَوُحّبَمْنَيْنَفُعِني ُحُّبُهِعْنَدك
اَلّٰلُهَّمَماَرَزْقَتِنيِمَّماأُِحُّبَفاْجَعْلُهُقَّوًةِليِفيَماُتِحُّب.
اَلّٰلهَّمَماَزَوْيَتَعّنيمَّماأُحُّبَفاْجَعْلهَفَراغًاليفيَماُتحُّب ُُِِِِِِ
okunuşu: “Allâhümmerzüknî hubbeke ve hubbe mey- yenfe’unî hubbühû ‘ındeke.
Allâhümme mâ razektenî mimmâ ühıbbü fec’alhü kuvvetel-lî fîmâ tühıbbü.
Allâhümme mâ zeveyte ‘annî mimmâ ühıbbü fec’alhü ferâğal-lî fîmâ tühıbbü.”
Anlamı: “Allah’ım! Bana sevgini, Senin katında sevgisi bana fayda verecek kimsenin sevgisini ihsan eyle.
Allah’ım! Sevdiklerimden bana verdiğin nimetleri sevdi- ğin şeyler için bana kuvvet kıl.
Allah’ım! Sevdiklerimden geri aldığın şeyleri, sevdiğin şeyleri (yapmam) için bana boş zaman kıl.” (Tirmizî, De’avât, 75)
Bu dualarında Peygamberimiz (s.a.s.) yüce Allah’tan;
-Allah sevgisini, Allah’ı her şeyden çok sevebilmeyi, Allah’ı sevenlerin sevgisini, Allah sevgisini kazanmaya se- bep olacak amelleri işleyebilmeyi istemektedir.
Bu duada Allah sevgisine çok kuvvetli vurgu yapıl- maktadır.
ََّٰ ْ ََ َ َ اللُهّماْرُزقِني ُحّبكَوُحّبَمْنَيْنَفُعِني ُحُّبُهِعْنَدك
اَلّٰلُهَّمَماَرَزْقَتِنيِمَّماأُِحُّبَفاْجَعْلُهُقَّوًةِليِفيَماُتِحُّب.
اَلّٰلهَّمَماَزَوْيَتَعّنيمَّماأُحُّبَفاْجَعْلهَفَراغًاليفيَماُتحُّب ُُِِِِِِ
okunuşu: “Allâhümmerzüknî hubbeke ve hubbe mey- yenfe’unî hubbühû ‘ındeke.
Allâhümme mâ razektenî mimmâ ühıbbü fec’alhü kuvvetel-lî fîmâ tühıbbü.
Allâhümme mâ zeveyte ‘annî mimmâ ühıbbü fec’alhü ferâğal-lî fîmâ tühıbbü.”
Anlamı: “Allah’ım! Bana sevgini, Senin katında sevgisi bana fayda verecek kimsenin sevgisini ihsan eyle.
Allah’ım! Sevdiklerimden bana verdiğin nimetleri sevdi- ğin şeyler için bana kuvvet kıl.
Allah’ım! Sevdiklerimden geri aldığın şeyleri, sevdiğin şeyleri (yapmam) için bana boş zaman kıl.” (Tirmizî, De’avât, 75)
Bu dualarında Peygamberimiz (s.a.s.) yüce Allah’tan;
-Allah sevgisini, Allah’ı her şeyden çok sevebilmeyi, Allah’ı sevenlerin sevgisini, Allah sevgisini kazanmaya se- bep olacak amelleri işleyebilmeyi istemektedir.
Bu duada Allah sevgisine çok kuvvetli vurgu yapıl- maktadır.
414
DÖRDÜNcÜ BÖLÜM
اَلّٰلهَّمَعافنيفيَجَسديَوَعافنيفيَبَصريَواْجَعْلهاْلَوارَثمّنيَلإٰلَه
ََُِِِِّْْٰ َِِِٰ ِْ ُْ ِِِِْٰ
إلا ّ ُ ال َحليمالكريمس ْب َحانا ِّ َر ّبال َع ْرشال َعظيم َوال َح ْم ُد ِِّ َر ّب
ِ ُِ ُُِ اْلَعاَلِمَِ ِ ِِ ِ
okunuşu: “Allâhümme ‘â nî fî cesedî ve ‘â nî fî besarî
vec’alhül-vârise minnî lâ ilâhe illallâhül-halîmül-kerîm.
Sübhânellâhi rabbil-‘arşil-azîm. Vel-hamdü lillâhi rabbil-
‘âlemîn.”
Anlamı: “Allah’ım! Bedenime sağlık ver, gözüme sağlık ver, sağlığı benim varisim kıl (son nefesime kadar beni sağ- lıklı eyle). Halîm ve kerim olan Allah’tan başka ilâh yoktur. Ulu Arş’ın sahibi Allah’ı noksan sıfatlardan tenzih ederim. Her türlü övgü âlemlerin Rabbi Allah’a mahsustur.” (Tirmizî, De’avât, 67; İbn Ebî Şeybe, Dua, 23, No: 29305)
Peygamberimiz (s.a.s.), bu duasında yüce Allah’tan ömür boyu sağlık istemektedir. Sağlıklı kalabilmek için sağlık ve koruyucu hekimlik kurallarına uyulması gerekir.
Bu duasında da Peygamberimiz (s.a.s.), Allah’ın gü- zel isimlerinden üçünü çok sabırlı, teenni ile hareket eden, aceleci ve fevri olmayan (halîm), çok değerli (kerîm) ve yüce Arş’ın Rabbi oluşunu zikretmiş, ayrıca her türlü öv- günün Allah’a ait olduğunu, O’nun her türlü noksanlıklar- dan münezzeh olduğunu dile getirmiştir.
اَلّٰلُهَّماْجَعْلِفيَقْلِبيُنورًاَوِفيَبَصِريُنورًاَوِفي َسْمِعيَُنورًاَوَعْن َيِميِني ُنورًاَوَعْن َي َساِرْي ُنورًاَوَفْوِقي ُنْورًاَوَتْحِتي ُنورًاَوأَماِمي ُنورًا َو َخلِفي ُنورًاواْجَعلِلي ُنورًا
Anlamı: “Allah’ım! Bedenime sağlık ver, gözüme sağlık ver, sağlığı benim varisim kıl (son nefesime kadar beni sağ- lıklı eyle). Halîm ve kerim olan Allah’tan başka ilâh yoktur. Ulu Arş’ın sahibi Allah’ı noksan sıfatlardan tenzih ederim. Her türlü övgü âlemlerin Rabbi Allah’a mahsustur.” (Tirmizî, De’avât, 67; İbn Ebî Şeybe, Dua, 23, No: 29305)
Peygamberimiz (s.a.s.), bu duasında yüce Allah’tan ömür boyu sağlık istemektedir. Sağlıklı kalabilmek için sağlık ve koruyucu hekimlik kurallarına uyulması gerekir.
Bu duasında da Peygamberimiz (s.a.s.), Allah’ın gü- zel isimlerinden üçünü çok sabırlı, teenni ile hareket eden, aceleci ve fevri olmayan (halîm), çok değerli (kerîm) ve yüce Arş’ın Rabbi oluşunu zikretmiş, ayrıca her türlü öv- günün Allah’a ait olduğunu, O’nun her türlü noksanlıklar- dan münezzeh olduğunu dile getirmiştir.
اَلّٰلُهَّماْجَعْلِفيَقْلِبيُنورًاَوِفيَبَصِريُنورًاَوِفي َسْمِعيَُنورًاَوَعْن َيِميِني ُنورًاَوَعْن َي َساِرْي ُنورًاَوَفْوِقي ُنْورًاَوَتْحِتي ُنورًاَوأَماِمي ُنورًا َو َخلِفي ُنورًاواْجَعلِلي ُنورًا
415
DUALAR
okunuşu: “Allâhümmec’al fî kalbî nûrâ ve fî basarî
nûrâ, ve fî sem’î nûrâ ve ‘an yemînî nûrâ ve ‘an yesârî nûrâ
ve fevkî nûrâ ve tahtî nûrâ ve emâmî nûrâ ve halfî nûrâ,
vec’allî nûrâ.”
Anlamı: “Allah’ım! Kalbimde nûr var et, gözümde nûr var et, kulağımda nûr var et, sağ yanımda nûr var et, sol ya- nımda nûr var et, üst tarafımda nûr var et, alt tarafımda nûr var et, önümde nûr var et, arkamda nûr var et, beni nûrlu yap.” (Buhârî, De’avât, 10)
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.), Allah’tan manevî ışık (nûr), hidayet ve Kur’ân’ın aydınlığında bir hayat iste- mektedir.
َر ّبأَعّني َوَل ُتْعن َعَلي َواْنصْرني َوَل َتْنصْر َعَلي َواْم ُكْرلي َوَل ُِِِ َُِِّْ ََُّ َِ
Anlamı: “Allah’ım! Kalbimde nûr var et, gözümde nûr var et, kulağımda nûr var et, sağ yanımda nûr var et, sol ya- nımda nûr var et, üst tarafımda nûr var et, alt tarafımda nûr var et, önümde nûr var et, arkamda nûr var et, beni nûrlu yap.” (Buhârî, De’avât, 10)
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.), Allah’tan manevî ışık (nûr), hidayet ve Kur’ân’ın aydınlığında bir hayat iste- mektedir.
َر ّبأَعّني َوَل ُتْعن َعَلي َواْنصْرني َوَل َتْنصْر َعَلي َواْم ُكْرلي َوَل ُِِِ َُِِّْ ََُّ َِ
َت ْمك ْر َعلي َوا ْهدني َو َي ّس ْرلياله َدى َوا ْنص ْرني َعلى َم ْن َب ٰغى َعلي َر ّب
ََََََََََََُُِِِِِّّّْْ ََ َََِّ
ا ْج َعل ِنيلك َشكارًالك َذكارًا لك َر ّهابًا لك ِمط َواعًالك ُم ْخ ِبتًاإِل ْيك
ا ْج َعل ِنيلك َشكارًالك َذكارًا لك َر ّهابًا لك ِمط َواعًالك ُم ْخ ِبتًاإِل ْيك
أََّواهًامنيبًا َر ّب َتَقَّبْل َتْوَبتي َواْغسْل َحْوَبتي َوأَج ْب َدْعَوتي َوَثّب ْت
ُِِ ُِِِِِِْْ
ح َّجتي َو َس ّد ْد ل َساني َوا ْهد َقلبي َوا ْسلل َسخي َم َة َص ْدري
ُِِِِِِِ
ِ
okunuşu: “Rabbi e’ınnî ve lâ tu’ni ‘aleyye vensurnî ve lâ tensur ‘aleyye vemkürlî ve lâ temkür ‘aleyye vehdinî ve yessirlil-hüdâ vensurnî ‘alâ men beğâ ‘aleyye.
Rabbic’alnî leke şekkârâ. Leke zekkârâ. Leke rahhâbâ. Leke mıtvâ’â. Leke muhbitâ. İleyke evvâhen münîbâ.
Rabbi tekabbel tevbetî, va’ğsil havbetî ve ecib da’vetî ve sebbit huccetî ve seddid lisânî, vehdi kalbî, veslül sehîmete sadrî.”
okunuşu: “Rabbi e’ınnî ve lâ tu’ni ‘aleyye vensurnî ve lâ tensur ‘aleyye vemkürlî ve lâ temkür ‘aleyye vehdinî ve yessirlil-hüdâ vensurnî ‘alâ men beğâ ‘aleyye.
Rabbic’alnî leke şekkârâ. Leke zekkârâ. Leke rahhâbâ. Leke mıtvâ’â. Leke muhbitâ. İleyke evvâhen münîbâ.
Rabbi tekabbel tevbetî, va’ğsil havbetî ve ecib da’vetî ve sebbit huccetî ve seddid lisânî, vehdi kalbî, veslül sehîmete sadrî.”
416
DÖRDÜNcÜ BÖLÜM
Anlamı: “Rabbim! Bana yardım et, aleyhime olan şeylere
yardım etme. Bana zafer ver, aleyhime zafer verme. Lehime
tertip kur, aleyhime tertip kurma. Bana hidayet et ve hidayeti
bana kolaylaştır. Bana zulmeden kimseye karşı yardım et.
Rabbim! Beni Sana çok şükreden, Seni çok zikreden, Sen- den çok korkan, Sana itaat eden, Sana saygı gösteren, Sana yönelen ve tövbe eden kimse yap.
Rabbim! Tövbemi kabul et, günahımı temizle, duamı ka- bul buyur, delilimi sabit kıl, dilimi doğru yap, kalbime hida- yet ver, göğsümün kin ve hasedini çıkar.” (Tirmizî, De’avât, 114; İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 947; İbn Ebî Şeybe, Dua, 42, No: 29381)
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.), yüce Allah’tan şu hususları istemektedir:
-Yardım, başarı, hidayet,
- Nimetlere şükredebilme, Allah’ı çok zikredebilme, Allah’tan korkabilme ve Allah’a itaat edebilme,
-Tövbe edebilme, af, mağ ret ve duasının kabul olması,
-Doğru sözlü olabilme ve kinden uzak kalabilme.
Bu istekler, dinî hayat için önemli hususlardır.
Rabbim! Beni Sana çok şükreden, Seni çok zikreden, Sen- den çok korkan, Sana itaat eden, Sana saygı gösteren, Sana yönelen ve tövbe eden kimse yap.
Rabbim! Tövbemi kabul et, günahımı temizle, duamı ka- bul buyur, delilimi sabit kıl, dilimi doğru yap, kalbime hida- yet ver, göğsümün kin ve hasedini çıkar.” (Tirmizî, De’avât, 114; İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 947; İbn Ebî Şeybe, Dua, 42, No: 29381)
Bu duasında Peygamberimiz (s.a.s.), yüce Allah’tan şu hususları istemektedir:
-Yardım, başarı, hidayet,
- Nimetlere şükredebilme, Allah’ı çok zikredebilme, Allah’tan korkabilme ve Allah’a itaat edebilme,
-Tövbe edebilme, af, mağ ret ve duasının kabul olması,
-Doğru sözlü olabilme ve kinden uzak kalabilme.
Bu istekler, dinî hayat için önemli hususlardır.
ََّٰ َََُ ََََُْ َََُ
الله ّمإ ّنيأ ْسألكال ّث َبا َتفيال ْمر َوأ ْسألك َعزي َم َةال ُّر ْشد َوأ ْسألك
َُِِْ ََََُِِِِْ
ُشكَرِنْعَمِتكَوُحْسَنِعَباَدِتكَوأْسألكِلَسانًاَصاِدقًاَوَقلبًاَسِليمًا
َوأَُعوُذ ِبَك ِمْن َشّر َما َتْعَلُمَوأَْسأَُلَك ِمْن َخْي َما َتْعَلُمَوأَْسَتْغِفُرَك ِمَّما
ِ ََََ َِّْ
َتْعلُمإِّنكأْن َت َع ُمالُغُيوِب
okunuşu: “Allâhümme innî es’elükes-sebâte ’l-emri.
417
DUALAR
Ve es’elüke ‘azîmeter-ruşdi.
Ve es’elüke şükra ni’metike ve husne ‘ıbâdetike.
Ve es’elüke lisânen sâdikan ve kalben selîmen.
Ve e’ûzü bike min şerri mâ te’lemü
Ve es’elüke min hayri mâ te’lemü
Ve esteğ ruke mimmâ te’lemü inneke ente ‘allâmü’l- ğuyûb.”
Anlamı: “Allah’ım! Senden dinde sebat etmemi istiyo- rum.
Senden doğrulukta kararlı olmak istiyorum.
Senden nimetlerine şükretmek ve ibadetlerini en güzel bi- çimde yapmak istiyorum.
Senden doğru söyleyen bir dil, sağlıklı ve sana teslim olan bir kalp istiyorum.
Bildiğin her zararlı şeyin şerrinden sana sığınıyorum.
Bildiğin her hayırlı şeyi istiyorum.
Bildiğin her günah için bağışlamanı diliyorum.
Sen gizli olan şeyleri çok iyi bilensin.” (Tirmizî, De’avât, 23; İbn Ebî Şeybe, Dua, 35, No: 35, 29349)
Ve es’elüke şükra ni’metike ve husne ‘ıbâdetike.
Ve es’elüke lisânen sâdikan ve kalben selîmen.
Ve e’ûzü bike min şerri mâ te’lemü
Ve es’elüke min hayri mâ te’lemü
Ve esteğ ruke mimmâ te’lemü inneke ente ‘allâmü’l- ğuyûb.”
Anlamı: “Allah’ım! Senden dinde sebat etmemi istiyo- rum.
Senden doğrulukta kararlı olmak istiyorum.
Senden nimetlerine şükretmek ve ibadetlerini en güzel bi- çimde yapmak istiyorum.
Senden doğru söyleyen bir dil, sağlıklı ve sana teslim olan bir kalp istiyorum.
Bildiğin her zararlı şeyin şerrinden sana sığınıyorum.
Bildiğin her hayırlı şeyi istiyorum.
Bildiğin her günah için bağışlamanı diliyorum.
Sen gizli olan şeyleri çok iyi bilensin.” (Tirmizî, De’avât, 23; İbn Ebî Şeybe, Dua, 35, No: 35, 29349)
َََََُّْٰ َََُْ
الله َّمإ ّنيأ ْسألكال ّت ْثبي َتفيالمور َو َعزي َم َةال ُّر ْشد َوأ ْسألك ُشك َر
ََُُِِِِِِِ
ِنْعَمِتَكَوُحْسَنِعَباَدِتَكَوأْسأُلَكَقْلبًا َسِليمًاَوِلَسانًا َصاِدقًاَوُخُلقًا
ُم ْسَتِقيمًاَوأَْسَتْغِفُرَكِلَما َتْعَلُمَوأَْسأَُلَك ِمْن َخْي َما َتْعَلُم َوأَُعوُذ ِبَك
ِ
418
DÖRDÜNcÜ BÖLÜM
ََََ َُّْ
ِمْنَشّرَماَتْعلُمإِّنكأْنَتَع مالُغُيوِب
okunuşu: “Allâhümme innî es’elüket-tesbîte l-umûri ve ‘azîmeter-ruşdi.
Ve es’elüke şükre ni’metike ve husne ‘ıbâdetike.
Ve es’elüke kalben selîmev ve lisânen sâdikav ve hulü-
kan müstekîmâ.
Ve esteğ ruke limâ ta’lemü.
Ve es’elüke min hayri mâ ta’lemü.
Ve e’ûzü bike min şerri mâ ta’lemü.
İnneke ente ‘allâmül-ğuyûb.”
Anlamı: “Allah’ım! Senden bütün hayırlı işlerde sebat et- meyi ve doğruda kararlı olmayı istiyorum.
Senden nimetlerine şükretmek ve Sana en güzel biçimde ibadet etmek istiyorum.
Allah’ım! Sana teslim olan bir kalp, doğru sözlü bir dil ve dosdoğru bir ahlâk istiyorum.
Bildiğin günahlarımı bağışlamanı istiyorum.
Bildiğin her türlü hayırdan istiyorum.
Bildiğin bütün şerlerden sana sığınıyorum.
Şüphesiz Sen gaypları en iyi bilensin.” (Hâkim, De’avât, No:1872; bk. İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 935)
Bu dualarında Peygamberimiz (s.a.s.), yüce Allah’tan 8
okunuşu: “Allâhümme innî es’elüket-tesbîte l-umûri ve ‘azîmeter-ruşdi.
Ve es’elüke şükre ni’metike ve husne ‘ıbâdetike.
Ve es’elüke kalben selîmev ve lisânen sâdikav ve hulü-
kan müstekîmâ.
Ve esteğ ruke limâ ta’lemü.
Ve es’elüke min hayri mâ ta’lemü.
Ve e’ûzü bike min şerri mâ ta’lemü.
İnneke ente ‘allâmül-ğuyûb.”
Anlamı: “Allah’ım! Senden bütün hayırlı işlerde sebat et- meyi ve doğruda kararlı olmayı istiyorum.
Senden nimetlerine şükretmek ve Sana en güzel biçimde ibadet etmek istiyorum.
Allah’ım! Sana teslim olan bir kalp, doğru sözlü bir dil ve dosdoğru bir ahlâk istiyorum.
Bildiğin günahlarımı bağışlamanı istiyorum.
Bildiğin her türlü hayırdan istiyorum.
Bildiğin bütün şerlerden sana sığınıyorum.
Şüphesiz Sen gaypları en iyi bilensin.” (Hâkim, De’avât, No:1872; bk. İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 935)
Bu dualarında Peygamberimiz (s.a.s.), yüce Allah’tan 8
ِ
419
DUALAR
şey istemektedir:
-Dinde / imanda sebat, doğrulukta devamlı olmak, nimetlere şükredebilmek, ibadetleri en güzel biçimde ya- pabilmek, doğru sözlü olmak, müslüman bir kalp, hayırlı şeyler, af ve mağ ret.
Ayrıca her türlü kötü ve şer olan şeylerden de Allah’a sığınmaktadır.
-Dinde / imanda sebat, doğrulukta devamlı olmak, nimetlere şükredebilmek, ibadetleri en güzel biçimde ya- pabilmek, doğru sözlü olmak, müslüman bir kalp, hayırlı şeyler, af ve mağ ret.
Ayrıca her türlü kötü ve şer olan şeylerden de Allah’a sığınmaktadır.
ََََُّّْٰ َ َََ
الله ّمأل ْف َب ُقلوب َنا َوا ْصل ْح َذا َت َب ْين َنا َوا ْهد َناسبلال ّس م َو َن ّج َنا
ُُُِّ ُِِٰ ِْ َُُِ َِِ
م َنالظل َما ِتإلىال ّنور َو َج ّن ْب َناال َف َواح َش َماظ َه َرم ْن َها َو َما َبط َن
َََِِِِِِ
َوَباِرْكَلَناَِفيأْسَماِعَناََوأْبَصاِرَناَوُقُلوِبَناَوأْزَواِجَناَوُذِّرَّياِتَناَوُتْب
َعَلْيَناإَِّنَكأْنَتالَّتَّواُباّلرِحيُمَواْجَعَْلَناَشاِكِريَنِلِنَعِمَكُمْثِنَ ِبَها
ََََََ َعلْيك َقاِبِل لَها َوأِتّمَها َعلْيَنا
okunuşu: “Allâhümme ellif beyne kulûbinâ. Ve aslih zâte beyninâ
Vehdinâ sübüle’s-selâm
Ve neccinâ mine’z-zulümâti ile’n-nûr
ne Ve cennibne’l-fevâhışe mâ zahara minhâ ve mâ bata- Ve bârik lenâ fî esmâ’ınâ ve ebsârinâ ve kulûbinâ ve
ezvâcinâ ve zürriyyâtinâ.
Ve tüb ‘aleynâ inneke entet-tevvâbür-rahîm.
Vec’alnâ şâkirîne li-ni’amike müsnîne bihâ ‘aleyke kâbilîne lehâ ve etimmehâ ‘aleynâ.”
ََََََ َعلْيك َقاِبِل لَها َوأِتّمَها َعلْيَنا
okunuşu: “Allâhümme ellif beyne kulûbinâ. Ve aslih zâte beyninâ
Vehdinâ sübüle’s-selâm
Ve neccinâ mine’z-zulümâti ile’n-nûr
ne Ve cennibne’l-fevâhışe mâ zahara minhâ ve mâ bata- Ve bârik lenâ fî esmâ’ınâ ve ebsârinâ ve kulûbinâ ve
ezvâcinâ ve zürriyyâtinâ.
Ve tüb ‘aleynâ inneke entet-tevvâbür-rahîm.
Vec’alnâ şâkirîne li-ni’amike müsnîne bihâ ‘aleyke kâbilîne lehâ ve etimmehâ ‘aleynâ.”
420
DÖRDÜNcÜ BÖLÜM
Anlamı: “Allah’ım! Kalplerimizi birleştir, aramızı ıslah
et, bize kurtuluş yollarını göster, bizi karanlıklardan aydınlığa
çıkar, bizi her türlü çirkinliklerden, açığından ve gizlisinden
uzaklaştır. Bize kulaklarımızı, gözlerimizi, kalplerimizi, eş-
lerimizi ve neslimizi mübarek eyle. Tövbelerimizi kabul eyle,
şüphesiz ki Sen tövbeleri çok kabul edensin, çok merhametlisin.
Bizi nimetlerine şükredenler, nimetlerinle seni övenler, verdi-
ğin nimetleri kabul edenler eyle ve bize nimetlerin devamını
ihsan eyle.” (Hâkim, Te’min, No:977; İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 996)
Peygamberimiz, Uhud Savaşı esnasında Müslümanları saf yapıp önlerine geçmiş ve şöyle dua etmiştir:
َ ّٰ َ َ َ ْ ُ ُّ َ ّٰ َ َ ْ َ َ اللُهّملكال َحْمُدَكلُهاللُهّمل َماَِنَعِلَما َب َسط َتَول َباِسطِلَما َقَب ْض َت
Peygamberimiz, Uhud Savaşı esnasında Müslümanları saf yapıp önlerine geçmiş ve şöyle dua etmiştir:
َ ّٰ َ َ َ ْ ُ ُّ َ ّٰ َ َ ْ َ َ اللُهّملكال َحْمُدَكلُهاللُهّمل َماَِنَعِلَما َب َسط َتَول َباِسطِلَما َقَب ْض َت
َوَل َهاِد َي ِل َم ْنأ ْضَلْل َت َوَل ُم ِضّل ِل َم ْن َه َدْي َت َوَل ُمْع ِط َي ِل َما َم َنْع َت
َوَلَماِنَعِلَماأَْعَطْيَتَوَلُمَقّرَبِلَماَباَعْدَتَوَلُمَباِعَدِلَماَقَّرْبَت
ََّٰ َْ ََِ َ َ َ
اللُهّماْب ُسط َعلْيَنا ِمْن َبَركاِتكَوَر ْحَمِتكَوَف ْضِلكَوِرْزِقك
َّٰ ََََُ ْ َْ ْ
اللهَّمإّنيأْسألكالّنعيَمَيْوَمالقَياَمةَوالْمَنَيْوَمالَخْوف
َُِِِِِِٰٰ
ٌَََََََّّ
اللهّمَعائذبكِْمنَشّرَماأْعطْيَتَناَوَشّرَماَمَنْعَتَنااللهّمَحّبْبإلْيَنا
َََُُُُِِِِِِْْْْ
اليَماَنَوَزّيْنهفيُقلوبناَوكّرْهإلْيَناالكْفَرَوالُفسوَقَوالعْصَياَن
ِ ِ ُِ َواِْجَعْلَناِِمَِنالَّراِشِديَن ُ ِ
ََّٰ َ َْ
اللُهَّم َتَوّفَنا ُم ْسِلِم َ َوأْحِيَنا ُم ْسِلِم َ َوأل ِحْقَنا ِبالَّصاِل ِح َ َغْيَ
َ َََّٰ َْ َّ َّ ََ
َخ َزا َيا َول َم ْف ُتون الله ّم َقاتل الك َف َر َة الذي َن يكذيو َن رسلك
َخ َزا َيا َول َم ْف ُتون الله ّم َقاتل الك َف َر َة الذي َن يكذيو َن رسلك
ُ ِ َ ُ َِِْ َِ َُ َُِ ُُْٰ
َوَيُصّدوَن َعْن َسِبيِلكَواْجَعل َعلْيِهْمِرْجَزكَوَعذاَبكإِلَهالَحِّق
okunuşu: “Allâhümme lekel-hamdü küllühû.
421
DUALAR
Allâhümme lâ mâni’a limâ besatte ve lâ bâsita limâ ka-
bazte ve lâ hâdiye limen edlalte ve lâ mudılle limen hedey-
te ve lâ mu’tıye limâ mena’te ve lâ mâni’a limâ a’tayte ve lâ
mukarribe limâ bâ’atte ve lâ mübâ’ıde limâ karrebte.
Allahümmebsut ‘aleynâ min berakâtike ve rahmetike ve fadlike ve rızkıke.
Allâhümme innî es’elüken-na’îme yevmel-kıyâmeti vel-emne yevmel-hav .
Allâhümme ‘âizün bike min şerri mâ a’taytenâ ve şerri mâ mena’tenâ.
Allâhümme habbib ileynel-îmâne ve zeyyinhü fî kulûbinâ ve kerrih ileynel-küfra vel-füsûka vel‘ısyâne vec- ‘alnâ miner-râşidîn.
Allâhümme teve enâ müslimîne ve ahyinâ müslimîne ve el-hıknâ bis-sâlihîne ğayra hazâyâ ve lâ meftûnin.
Allâhümme kâtili’l-keferate’l-lezîne yükezzibûne ru- suleke ve yesuddûne ‘an sebîlike vecal ‘aleyhim riczeke ve ‘azâbeke ilâhe’l-hakkı.”
Anlamı: “Allah’ım! Her türlü övgü Sana mahsustur.
Allah’ım! Senin bolca verdiğine mani olacak yoktur, kıstı- ğını açacak da yoktur. Dalalette bıraktığına hidayet verebile- cek yoktur, hidayet ettiğini de sapıtabilecek kimse yoktur. Men ettiğini verecek kimse yoktur, verdiğine de mani olacak kimse yoktur. Uzaklaştırdığını yakınlaştırabilecek yoktur, yakınlaş- tırdığını da uzaklaştıracak kimse yoktur.
Allahümmebsut ‘aleynâ min berakâtike ve rahmetike ve fadlike ve rızkıke.
Allâhümme innî es’elüken-na’îme yevmel-kıyâmeti vel-emne yevmel-hav .
Allâhümme ‘âizün bike min şerri mâ a’taytenâ ve şerri mâ mena’tenâ.
Allâhümme habbib ileynel-îmâne ve zeyyinhü fî kulûbinâ ve kerrih ileynel-küfra vel-füsûka vel‘ısyâne vec- ‘alnâ miner-râşidîn.
Allâhümme teve enâ müslimîne ve ahyinâ müslimîne ve el-hıknâ bis-sâlihîne ğayra hazâyâ ve lâ meftûnin.
Allâhümme kâtili’l-keferate’l-lezîne yükezzibûne ru- suleke ve yesuddûne ‘an sebîlike vecal ‘aleyhim riczeke ve ‘azâbeke ilâhe’l-hakkı.”
Anlamı: “Allah’ım! Her türlü övgü Sana mahsustur.
Allah’ım! Senin bolca verdiğine mani olacak yoktur, kıstı- ğını açacak da yoktur. Dalalette bıraktığına hidayet verebile- cek yoktur, hidayet ettiğini de sapıtabilecek kimse yoktur. Men ettiğini verecek kimse yoktur, verdiğine de mani olacak kimse yoktur. Uzaklaştırdığını yakınlaştırabilecek yoktur, yakınlaş- tırdığını da uzaklaştıracak kimse yoktur.
422
DÖRDÜNcÜ BÖLÜM
Allah’ım! Lütfun, rahmetin ve bereketlerinden ve rızkın-
dan bana aç, bolca ihsan eyle.
Allah’ım! Kıyamet gününde cennet, korku gününde güven istiyorum.
Allah’ım! Verdiğin ve vermediğin şeylerin şerrinden sana sığınıyorum.
Allah’ım! Bize imanı sevdir, kalplerimizi imanla süsle. Bize küfrü, itaatsizliği ve isyanı sevdirme, kerih göster, bizi doğru yolu bulanlardan eyle.
Allah’ım! Müslümanlar olarak canımızı al, müslümanlar olarak dirilt, rezil olmadan ve tneye uğramadan sâlih kulla- rının arasına dâhil eyle.
Allah’ım! Peygamberlerini yalanlayan ve insanları Senin yolundan alıkoyan şu kâ rleri helâk et, onlara rezillik ve azap ver. (Sen) gerçek ilâhsın Allah’ım.” (Hâkim, De’avât, No:1868)
Allah’ım! Kıyamet gününde cennet, korku gününde güven istiyorum.
Allah’ım! Verdiğin ve vermediğin şeylerin şerrinden sana sığınıyorum.
Allah’ım! Bize imanı sevdir, kalplerimizi imanla süsle. Bize küfrü, itaatsizliği ve isyanı sevdirme, kerih göster, bizi doğru yolu bulanlardan eyle.
Allah’ım! Müslümanlar olarak canımızı al, müslümanlar olarak dirilt, rezil olmadan ve tneye uğramadan sâlih kulla- rının arasına dâhil eyle.
Allah’ım! Peygamberlerini yalanlayan ve insanları Senin yolundan alıkoyan şu kâ rleri helâk et, onlara rezillik ve azap ver. (Sen) gerçek ilâhsın Allah’ım.” (Hâkim, De’avât, No:1868)
َََّْْٰ َْ ُ
اللُهّمَفاِرَجالَهّمكاِشَفالَغّمُمِجيَبَدْعَوِةالُمْضطّريَنَرْحٰمَنالّدْنَيا
َِِِْ
َوالِخَرِةَوَرِحيَمُهَماأْنَتَتْرَحُمِنيَفاْرَحْمَِنيِبَرْحَمٍةُتْغِنيِنيِبَهاَعْن
َر ْح َم ٍة ِم ْن ِس َواك
okunuşu: “Allâhümme fâricel-hemmi, kâşifel-ğammi, mücîbe da’vetil-muttarrîne rahmâned-dünyâ vel-âhırati ve rahîmehümâ ente terhamünî ferhamnî bi-rahmetin tüğnînî bihâ ‘an rahmetin min sivâke.”
Anlamı: “Kederleri gideren, sıkıntıları kaldıran, zor du- rumda kalanların dualarını kabul eden, dünya ve ahiretin rahmanı ve rahîmi olan Allah’ım! Bana ancak sen merhamet
okunuşu: “Allâhümme fâricel-hemmi, kâşifel-ğammi, mücîbe da’vetil-muttarrîne rahmâned-dünyâ vel-âhırati ve rahîmehümâ ente terhamünî ferhamnî bi-rahmetin tüğnînî bihâ ‘an rahmetin min sivâke.”
Anlamı: “Kederleri gideren, sıkıntıları kaldıran, zor du- rumda kalanların dualarını kabul eden, dünya ve ahiretin rahmanı ve rahîmi olan Allah’ım! Bana ancak sen merhamet
423
DUALAR
edersin, bana Senden başka hiç kimsenin merhametine ihtiyaç
duymayacak bir merhamet ihsan eyle.” (Hâkim, De’avât, No:1898)
اَل ّٰله َّمإ ّنيأَ ْسأَ ُل َكا ْل َع ْف َو َوا ْل َعاف َي َةفيديني َو ُد ْن َيا َي َوأَ ْهلي َو َمالي َُِِِِِِّْٰٰ ِِ
ٰ اللُهَّماْسُتَعْوَراِتيَواِمْنَرْوَعاِتي
اَل ّٰله َّمإ ّنيأَ ْسأَ ُل َكا ْل َع ْف َو َوا ْل َعاف َي َةفيديني َو ُد ْن َيا َي َوأَ ْهلي َو َمالي َُِِِِِِّْٰٰ ِِ
ٰ اللُهَّماْسُتَعْوَراِتيَواِمْنَرْوَعاِتي
اَلّلُهَّماْحَفْظِنيِمْنَبْ َيَدَّيَوِمْن َخْلِفيَوَعْنَيِميِنيَوَعْن ِشَماِليَوِمْن
َََََِْ
َفْوِقي َوأ ُعوُذ ِب َعظ َم ِتكأِناغ َتال ِم ْن َت ْح ِتي
َفْوِقي َوأ ُعوُذ ِب َعظ َم ِتكأِناغ َتال ِم ْن َت ْح ِتي
okunuşu: “Allâhümme innî es’elükel-‘afve vel-‘â yete
fî dînî ve dünyâye ve ehlî ve mâlî.
Allâhümmestür ‘avrâtî ve âmin rav’âtî.
Allâhümme’hfaznî min beyni yedeyye ve min halfî ve ‘an yemînî ve ‘an şimâlî ve min fevkî ve e’ûzü bi-’azametike eniğtâle min tahtî.”
Anlamı: “Allah’ım! Dinim, dünyam, ailem ve malım hakkında af ve â yet istiyorum.
ver.Allah’ım! Açıklarımı ört, korkularımı gider ve bana güven
Allah’ım! Ayıplarımı ört ve korkularımı gider.
Allah’ım! Beni, önümden, arkamdan, sağımdan, solum- dan ve üstümden (gökten) gelecek tehlikelere karşı koru, al- tımdan (yerden) tehlikelerden Senin azametinle sığınırım.” (Hâkim, De’avât, No:1902, I, 517; İbn Hıbbân, Ed’ıye, 961; İbn Ebî Şeybe, Dua, 22, No:29269)
اَلّٰلُهَّمإِِّنيأَْسأَُلَك َخْيَاْلَمْسأََلِةَوَخْيَالُّدَعاِءَوَخْيَالَّنَجاِحَوَخْيَ
Allâhümmestür ‘avrâtî ve âmin rav’âtî.
Allâhümme’hfaznî min beyni yedeyye ve min halfî ve ‘an yemînî ve ‘an şimâlî ve min fevkî ve e’ûzü bi-’azametike eniğtâle min tahtî.”
Anlamı: “Allah’ım! Dinim, dünyam, ailem ve malım hakkında af ve â yet istiyorum.
ver.Allah’ım! Açıklarımı ört, korkularımı gider ve bana güven
Allah’ım! Ayıplarımı ört ve korkularımı gider.
Allah’ım! Beni, önümden, arkamdan, sağımdan, solum- dan ve üstümden (gökten) gelecek tehlikelere karşı koru, al- tımdan (yerden) tehlikelerden Senin azametinle sığınırım.” (Hâkim, De’avât, No:1902, I, 517; İbn Hıbbân, Ed’ıye, 961; İbn Ebî Şeybe, Dua, 22, No:29269)
اَلّٰلُهَّمإِِّنيأَْسأَُلَك َخْيَاْلَمْسأََلِةَوَخْيَالُّدَعاِءَوَخْيَالَّنَجاِحَوَخْيَ
424
DÖRDÜNcÜ BÖLÜM
َْْْْ
الَعَملَوَخْيَالّثَوابَوَخْيَالَحَياةَوَخْيَالَمَماِتَوَثّبْتنيَوَثّقل
َََِِِِِّْْ
َمَوازيني َو َحقْقإيَماني َواْرَفْع َدَر َجاتي َوَتَقّبل َص تي َواغفْر َخطيئتي
َمَوازيني َو َحقْقإيَماني َواْرَفْع َدَر َجاتي َوَتَقّبل َص تي َواغفْر َخطيئتي
ِِ ََََُِِِ ِْٰ َِْ ِ ِِ
ٰ َ ََوأْسألكالّدَر َجاِتالُعلى ِمَنال َجّنِة َ
َََُّْ َََ
الله ّم إ ّني أ ْسألك َف َوات َح ال َخ ْي َو َخ َوات َمه َو َج َوام َعه َوأ ّوله َوظاه َره
ُِِ ُُُُِِِِِ
ٰ ََوَباَِطَنُهَوالَّدَرَجِاتاْلُعٰلىِمََناْلَجَّنِةآِمَ َ
اَلّلُهَّمإِِّنيأْسأُلَك َخْيََماآِتيَوَخْيََماأْفَعُلَوَخْيََماأْعَمُٰلَوَخْيَ
َماَبَطَنَوَخْيََماَظَهَرَوالَّدَرَجاِتاْلعٰلىمَناْلَجَّنةآمَ اَلّلهَّمإّني
ََََُ ْ ََُُِِِِِْ
أ ْس أ ل ك أ ْن َت ْر َف َع ِذ ك ِر ي َو َت َض َع ِو ْز ِر ي َو ُت ْص ِل َح أ ْم ِر ي َ َو ُت َ ط ِ ّه َر َق ل ِب ي
َُْ
َوُتْحِصَنَفْرِجيَوُتَنّوَرِليَقلِبيَوَتْغِفَرِليَذْنِبيَوأْسألكالّدَرَجاِت
ِ اْلُعٰلى ِم َناْل َجَّنِةآِم َ
ََّٰ ََََُْ َ
الله ّم إ ّني أ ْسألك أن ُت َبارك لي في َن ْفسي َوفي َس ْمعي َوفي َب َصري
َُُِِِِِِِِِِْ
َوِفيُروِحيَوِفي َخلِقيَوِفي ُخلِقيَوِفيأْهِليَوِفيَمْحَياَيَوِفي
ََََُْْٰ
َمَماِتيَوِفيَعَمِليَفَتَقَّبلَحَسَناِتيَوأْسألكالّدَرَجِاتالُعلىِمَن
اْل َجَّنِةآِم َ
okunuşu: “Allâhümme innî es’elüke hayra’l-mes’eleti ve hayrad-dü’âi ve hayra’n-necâhi ve hayral-‘ameli ve hayres-sevâbi ve hayra’l-hayâti ve hayral-memâti.
Ve sebbitnî ve sekkıl mevâzînî ve hakkık îmânî ver- fe’ deracâtî ve tekabbel salâtî veğ r hatîetî ve es’elüked- deracâti’l-‘ulâ mine’l-cenneti.
Allâhümme innî es’elüke fevâtiha’l-hayri ve havâ- timehû ve cevâmi’ahû ve evvelehû ve zâhirâhû ve bâtı- nehû ve’d-deracâti’l-‘ulâ mine’l-cenneti, âmin.
okunuşu: “Allâhümme innî es’elüke hayra’l-mes’eleti ve hayrad-dü’âi ve hayra’n-necâhi ve hayral-‘ameli ve hayres-sevâbi ve hayra’l-hayâti ve hayral-memâti.
Ve sebbitnî ve sekkıl mevâzînî ve hakkık îmânî ver- fe’ deracâtî ve tekabbel salâtî veğ r hatîetî ve es’elüked- deracâti’l-‘ulâ mine’l-cenneti.
Allâhümme innî es’elüke fevâtiha’l-hayri ve havâ- timehû ve cevâmi’ahû ve evvelehû ve zâhirâhû ve bâtı- nehû ve’d-deracâti’l-‘ulâ mine’l-cenneti, âmin.
ِ
425
DUALAR
Allahümme innî es’elüke hayra mâ âtî ve hayra mâ
ef ’alü ve hayra mâ a’malü ve hayra mâ batane ve hayra mâ
zahera ved-deracâti’l-‘ulâ mine’l-cenneti, âmin.
Allâhümme innî es’elüke en terfe’a zikrî ve teda’a vizrî ve tusliha emrî ve tütahhira kalbî ve tuhsıne fercî ve tünev- vira lî kalbî ve teğ ra lî zenbî.
Ve es’elüked-deracâti’l-’ulâ mine’l-cenneti, âmin.
Allâhümme innî es’elüke en tübârike lî fî nefsî ve fî sem’î ve fî besarî ve fî rûhî ve fî halkî ve fî hulikî ve fî ehlî ve fî mahyâye ve fî memâtî ve fî ‘amelî fetekabbel hasenâtî ve es’elüke’d-deracâti’l-‘ulâ mine’l-cenneti, âmin.”
Anlamı: “Allah’ım! Senden istenen şeylerin hayırlısını, duanın hayırlısını, kurtuluşun hayırlısını, işlerin hayırlısını, sevabın hayırlısını, hayatın hayırlısını, ölümün hayırlısını is- tiyorum. Beni dinimde sabit kıl, mizanda sevaplarımın ağır gelmesini nasip eyle, imanımı gerçek eyle, derecelerimi yükselt, namazımı kabul eyle, günahımı bağışla.
(Allah’ım!) Senden cennette yüksek dereceler istiyorum.
Allah’ım! Senden benim için hayırları açmanı, işlerimin hayırla sonuçlanmasını, önceki, açığı ve gizlisi ile her türlü hayırı, cennette yüksek dereceler istiyorum.
(Allah’ım!) Duamı kabul eyle.
Allah’ım! Senden gelecekte olacak şeylerin hayırlı olanla- rını, yaptıklarımın hayırlısını, gizli şeylerin hayırlısını, açık olan şeylerin hayırlısını ve cennette yüksek dereceler istiyorum.
(Allah’ım!) Duamı kabul eyle. 426
Allâhümme innî es’elüke en terfe’a zikrî ve teda’a vizrî ve tusliha emrî ve tütahhira kalbî ve tuhsıne fercî ve tünev- vira lî kalbî ve teğ ra lî zenbî.
Ve es’elüked-deracâti’l-’ulâ mine’l-cenneti, âmin.
Allâhümme innî es’elüke en tübârike lî fî nefsî ve fî sem’î ve fî besarî ve fî rûhî ve fî halkî ve fî hulikî ve fî ehlî ve fî mahyâye ve fî memâtî ve fî ‘amelî fetekabbel hasenâtî ve es’elüke’d-deracâti’l-‘ulâ mine’l-cenneti, âmin.”
Anlamı: “Allah’ım! Senden istenen şeylerin hayırlısını, duanın hayırlısını, kurtuluşun hayırlısını, işlerin hayırlısını, sevabın hayırlısını, hayatın hayırlısını, ölümün hayırlısını is- tiyorum. Beni dinimde sabit kıl, mizanda sevaplarımın ağır gelmesini nasip eyle, imanımı gerçek eyle, derecelerimi yükselt, namazımı kabul eyle, günahımı bağışla.
(Allah’ım!) Senden cennette yüksek dereceler istiyorum.
Allah’ım! Senden benim için hayırları açmanı, işlerimin hayırla sonuçlanmasını, önceki, açığı ve gizlisi ile her türlü hayırı, cennette yüksek dereceler istiyorum.
(Allah’ım!) Duamı kabul eyle.
Allah’ım! Senden gelecekte olacak şeylerin hayırlı olanla- rını, yaptıklarımın hayırlısını, gizli şeylerin hayırlısını, açık olan şeylerin hayırlısını ve cennette yüksek dereceler istiyorum.
(Allah’ım!) Duamı kabul eyle. 426
DÖRDÜNcÜ BÖLÜM
Allah’ım! Senden şanımı yükseltmeni, günahlarımı silme-
ni, işlerimi ıslah etmeni, kalbimi temizlemeni, tenasül uzvu-
mu korumanı, kalbimi nurlandırmanı, günahımı bağışlama-
nı ve cennette yüksek dereceler istiyorum.
(Allah’ım!) Duamı kabul eyle.
Allah’ım! Senden nefsim, kulağım, gözüm, ruhum, ya- ratılışım ve ahlâkım, ailem, hayatım ve ölümüm ve işlerim hakkında benden razı ol, hayır ve hasenatımı kabul eyle ve cennette yüksek dereceler istiyorum.
(Allah’ım!) Duamı kabul eyle.” (Hâkim, De’avât, No:1911)
Sahabeden Ebû Ümâme, Peygamberimize, “Ey Allah’ın elçisi! Sen pek çok konuda dua ettin. Biz bu duaların hepsi- ni ezberleyemedik” demiş; bunun üzerine Peygamberimiz (s.a.s.); “Size benim yaptığım duaların hepsini içeren bir dua öğreteyim” buyurmuş ve şu duayı öretmiştir:
(Allah’ım!) Duamı kabul eyle.
Allah’ım! Senden nefsim, kulağım, gözüm, ruhum, ya- ratılışım ve ahlâkım, ailem, hayatım ve ölümüm ve işlerim hakkında benden razı ol, hayır ve hasenatımı kabul eyle ve cennette yüksek dereceler istiyorum.
(Allah’ım!) Duamı kabul eyle.” (Hâkim, De’avât, No:1911)
Sahabeden Ebû Ümâme, Peygamberimize, “Ey Allah’ın elçisi! Sen pek çok konuda dua ettin. Biz bu duaların hepsi- ni ezberleyemedik” demiş; bunun üzerine Peygamberimiz (s.a.s.); “Size benim yaptığım duaların hepsini içeren bir dua öğreteyim” buyurmuş ve şu duayı öretmiştir:
َََََُّٰ َََ َََّٰ
اللُهّمإّنا َن ْسألك ِمْن َخْي َما َسألك ِمْنُهنِبُّيك ُم َحّمٌد َصلىاُّ َعلْيِه
َّ ِ َ ِ َ َ َ َّ ٰ
وَسلَمَوَنُعوُذِبكِمْنشّرَمااْسَتَعاذِمْنُهَنِبُّيكُمَحّمٌدَصلىاُّ َعلْيِه
َّ َ ْ ِ َ َ ْ َ َ َ َ َ َّ
وَسلَمَوأْن َتالُمْسَتَعاُنَوَعلْيكالَب ُغَولَحْولَولُقّوَةإِلِبا
okunuşu: “Allâhümme innâ nes’elüke min hayri mâ
se’eleke minhü nebiyyüke Muhammedün (s.a.s.).
Ve ne’ûzü bike min şerri meste’âze minhü nebiyyüke Muhammedün (s.a.s.).
Ve ente’l-müsteânü ve ‘aleyke’l-belâğu ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh.”
Ve ne’ûzü bike min şerri meste’âze minhü nebiyyüke Muhammedün (s.a.s.).
Ve ente’l-müsteânü ve ‘aleyke’l-belâğu ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh.”
427
DUALAR
Anlamı: “Allah’ım! Biz Peygamberin Muhammed
(s.a.s.)’in Senden istediği hayırlı şeyleri istiyoruz.
Yine Peygamberin Muhammed (s.a.s.)’in Sana sığındığı şeylerden biz de Sana sığınıyoruz.
Sen yardım istenilensin, dualar ancak sana ulaşır, duaları sen kabul edersin, güç ve kuvvet ancak Allah ile birlikte var- dır.” (Tirmizî, De’avât, 94)
Peygamber Efendimiz, eşi Hz. Âişe’ye şöyle dua etme- sini tavsiye etmiştir:
اَلّٰلهَّمإّنيأَْسأَُلَكمَناْلَخْيُكّل۪هَعاجل۪هَوٰاجل۪هَماَعلْمُتمْنهَوَما ََََُِِ َِ َُِِّ ِِِِٰ ِ ُِ
Yine Peygamberin Muhammed (s.a.s.)’in Sana sığındığı şeylerden biz de Sana sığınıyoruz.
Sen yardım istenilensin, dualar ancak sana ulaşır, duaları sen kabul edersin, güç ve kuvvet ancak Allah ile birlikte var- dır.” (Tirmizî, De’avât, 94)
Peygamber Efendimiz, eşi Hz. Âişe’ye şöyle dua etme- sini tavsiye etmiştir:
اَلّٰلهَّمإّنيأَْسأَُلَكمَناْلَخْيُكّل۪هَعاجل۪هَوٰاجل۪هَماَعلْمُتمْنهَوَما ََََُِِ َِ َُِِّ ِِِِٰ ِ ُِ
لْمأْعلْمَوأعوُذبكمَنالّشّركل۪ه َعاجل۪هَواجل۪هَما َعلْم ُتمْنهَوَما
َََ ََََُُِِْ َِِ َِِ َِِ ِ ََُِ
لْمأْعلْمَواْسألكال َجّنَةَوَما َقّر َبإِلْيَها ِمْن َقْوٍلأْو َعَمٍلَوأُعوُذ ِبك
ََََََََََُ
ِمَنالّناِرَوَما َقّر َبإِلْيَها ِمْن َقْوٍلأْو َعَمٍلَوأْسألك َخْيََما َسألك
َ َُ َ َّ ٰ َ َّ َ َ
َعْبُدكَوَرُسولكُمَحّمٌدَصلىاُّ َعلْيِهَوَسلَمَوأُعوُذِبكِمْنَشّرَما
َ َََََََََُُِّّ
اْسَتَعاَذِبكِمْنُهَعْبُدكَوَرُسولكُمَحّمٌدَصلىاُ َعلْيِهَوَسلَمَواْسألك
َما َق َضْي َت ِلي ِم ْنأَْمِرأَْن َت ْج َعَل َعاِق َب َتُه ُر ْشدًا
okunuşu: “Allâhümme innî es’elüke minel-hayri
küllihî ‘âcilihî ve âcilihî mâ ‘alimtü minhü ve mâ lem
a’lem.
Ve e’ûzü bike mineş-şerri küllihî ‘âcilihî ve âcilihî mâ ‘alimtü minhü ve mâ lem a’lem ve es’elükel-cennete ve mâ karrabe ileyhâ min kavlin ev ‘amelin.
Ve e’ûzü bike minen-nâri ve mâ karrebe ileyhâ min kavlin ev ‘amelin.
Ve e’ûzü bike mineş-şerri küllihî ‘âcilihî ve âcilihî mâ ‘alimtü minhü ve mâ lem a’lem ve es’elükel-cennete ve mâ karrabe ileyhâ min kavlin ev ‘amelin.
Ve e’ûzü bike minen-nâri ve mâ karrebe ileyhâ min kavlin ev ‘amelin.
428
DÖRDÜNcÜ BÖLÜM
Ve es’elüke hayra mâ se’eleke ‘abdüke ve Rasûlüke Mu-
hammedün (s.a.s.).
Ve e’ûzü bike min şerri meste’âze bike minhü ‘abdüke ve Rasûlüke Muhammedün (s.a.s.).
Ve es’elüke mâ kadayte lî min emrin en tec’ale ‘âkıbetehû ruşden.”
Anlamı: “Allah’ım! Bildiğim ve bilmediğim, hemen ver- diğin veya daha sonra verdiğin (dünya ve ahiretin) her türlü hayrını Senden istiyorum.
Bildiğim ve bilmediğim, hemen verdiğin veya daha sonra verdiğin (dünya ve ahiretin) her türlü şerrinden Sana sığı- nıyorum.
Senden cenneti ve beni cennete yaklaştıracak sözleri ve iş- leri yapabilmeyi nasip etmeni istiyorum.
Cehennemden ve beni cehenneme yaklaştıracak olan söz- lerden ve işlerden Sana sığınıyorum.
Kulun ve Peygamberin Muhammed (s.a.s)’in istediği şey- leri Senden istiyorum.
Kulun ve Peygamberin Muhammed (s.a.s.)’in Sana sı- ğındığı şeylerden ben de Sana sığınıyorum.
Hakkımda hükmettiğin işlerin sonucunu hayır yapmanı istiyorum.” (Hâkim, De’avât, No: 1914; bk. İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 869; İbn Ebî Şeybe,Dua,32, No:29336)
Ve e’ûzü bike min şerri meste’âze bike minhü ‘abdüke ve Rasûlüke Muhammedün (s.a.s.).
Ve es’elüke mâ kadayte lî min emrin en tec’ale ‘âkıbetehû ruşden.”
Anlamı: “Allah’ım! Bildiğim ve bilmediğim, hemen ver- diğin veya daha sonra verdiğin (dünya ve ahiretin) her türlü hayrını Senden istiyorum.
Bildiğim ve bilmediğim, hemen verdiğin veya daha sonra verdiğin (dünya ve ahiretin) her türlü şerrinden Sana sığı- nıyorum.
Senden cenneti ve beni cennete yaklaştıracak sözleri ve iş- leri yapabilmeyi nasip etmeni istiyorum.
Cehennemden ve beni cehenneme yaklaştıracak olan söz- lerden ve işlerden Sana sığınıyorum.
Kulun ve Peygamberin Muhammed (s.a.s)’in istediği şey- leri Senden istiyorum.
Kulun ve Peygamberin Muhammed (s.a.s.)’in Sana sı- ğındığı şeylerden ben de Sana sığınıyorum.
Hakkımda hükmettiğin işlerin sonucunu hayır yapmanı istiyorum.” (Hâkim, De’avât, No: 1914; bk. İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 869; İbn Ebî Şeybe,Dua,32, No:29336)
َََََُّٰ َ َ ََ
اللهّمإّنيأْسألكعيَشًةَسوّيًةَوميَتًةَنقّيًةَوَمَر دااِلْيكَغْيََمْخزّي
ٍُِِِِِِِ
429
DUALAR
okunuşu: “Allâhümme innî es’elüke ‘ıyşeten seviyye-
ten ve mîteten nekıyyeten ve meradden ileyke ğayra mah-
ziyyin.”
Anlamı: “Allah’ım! Senden düzgün bir yaşantı, temiz bir ölüm ve rezil rüsva olmadan Sana dönebilmeyi istiyorum.” (İbn Ebî Şeybe, Dua, 1, No: 29134)
َََََّْٰ َََْ ْ اللُهّماْرُزقَنا ِمْنف ْضِلك َول َت ْحِرْمَنا ِرْزقك َو َباِركلَنا ِفيَما َرَزقَتَنا
َواْجَعْلَرْغَبَتَناِفيَماِعْنَدَكَواْجَعْلِغَناًناِفياَْنُفِسَنا
okunuşu: “Allâhümmerzüknâ min fadlike ve lâ tahrimnâ rizkake ve bârik lenâ fîmâ razektenâ vec’al rağbetenâ fîmâ ‘ındeke vec’al gınân fî enfüsinâ.”
Anlamı: “Allah’ım! Lütfundan bize rızık ver, bizi rız- kından mahrum etme, bize verdiğin rızıkları bizim için bere- ketli yap, katında bulunan nimetlere rağbetimizi artır ve bizi gönül zengini eyle.” (İbn Ebî Şeybe, Dua, 42, No: 29388)
اَلّٰلُهَّمأَِقْلِنيَعْثَِتيَواْسُْتَعْوَرِتيَوٰاِمْنَرَْوَعِتيَْواْكِفِنيَمْنَبٰغى
Anlamı: “Allah’ım! Senden düzgün bir yaşantı, temiz bir ölüm ve rezil rüsva olmadan Sana dönebilmeyi istiyorum.” (İbn Ebî Şeybe, Dua, 1, No: 29134)
َََََّْٰ َََْ ْ اللُهّماْرُزقَنا ِمْنف ْضِلك َول َت ْحِرْمَنا ِرْزقك َو َباِركلَنا ِفيَما َرَزقَتَنا
َواْجَعْلَرْغَبَتَناِفيَماِعْنَدَكَواْجَعْلِغَناًناِفياَْنُفِسَنا
okunuşu: “Allâhümmerzüknâ min fadlike ve lâ tahrimnâ rizkake ve bârik lenâ fîmâ razektenâ vec’al rağbetenâ fîmâ ‘ındeke vec’al gınân fî enfüsinâ.”
Anlamı: “Allah’ım! Lütfundan bize rızık ver, bizi rız- kından mahrum etme, bize verdiğin rızıkları bizim için bere- ketli yap, katında bulunan nimetlere rağbetimizi artır ve bizi gönül zengini eyle.” (İbn Ebî Şeybe, Dua, 42, No: 29388)
اَلّٰلُهَّمأَِقْلِنيَعْثَِتيَواْسُْتَعْوَرِتيَوٰاِمْنَرَْوَعِتيَْواْكِفِنيَمْنَبٰغى
ََََ
َعلي َوا ْنص ْرني م ّم ْن ظل َمني َو أرني َثأري فيه
َُِِّ ِِِِِِ
okunuşu: “Allâhümme ekılnî ‘asratî vestür ‘avratî ve
âmin rev’atî ve ek nî men beğâ ‘aleyye ve’nsurnî mimmen
zalemenî ve erinî se’rî fîhi.”
Anlamı: “Allah’ım! Sürçmelerimi / hatalarımı azalt, ayıplarımı / kusurlarımı ört, korkumu gider, bana taşkınlık edene karşı beni koru, zulmedene karşı bana yardım et ve bu konuda bana yardımını göster.” (İbn Ebî Şeybe, Dua, 42, No: 29389)
Âdem (a.s.), cennetten yeryüzüne inince yaptığı hata-
Anlamı: “Allah’ım! Sürçmelerimi / hatalarımı azalt, ayıplarımı / kusurlarımı ört, korkumu gider, bana taşkınlık edene karşı beni koru, zulmedene karşı bana yardım et ve bu konuda bana yardımını göster.” (İbn Ebî Şeybe, Dua, 42, No: 29389)
Âdem (a.s.), cennetten yeryüzüne inince yaptığı hata-
430
DÖRDÜNcÜ BÖLÜM
nın a ı için Rabb’inden vahiy yolu ile nasıl dua edileceğini
öğrenmiş (bk. Bakara, 2/37) ve şöyle dua etmiştir:
َََََّّٰٰ ََ َْ ََ
الل ُه ّملاِل َهاِلا ْن َت ُس ْبحا َنك َو ِب َح ْم ِدك َع ِمل ُت ُسوءًا َوظل ْم ُت َن ْف ِسي
َ ََََََََّّٰ ََ
َفاْرَحْمِنيَواْنَتَخْيُالّراِحِم اللُهّملاِلَهاِلاْنَتُسْبحاَنكَو
ب َحْمد َك َعمْل ُتسوءًا َو َظَلْم ُت َنْفسي َفُت ْب َعَلياَِّن َكاَْن َتالَّتَّواب
ُِِِ ِ َّ ُ
الَّر ِحيُم
okunuşu: “Allâhümme lâ ilâhe illâ ente sübhâneke ve bi-hamdike, ‘amiltü sûen ve zalemtü nefsî ferhamnî ve ente hayrü’r-râhımîn.
Allâhümme lâ ilâhe illâ ente sübhâneke ve bi-hamdike ‘amiltü sûen ve zalemtü nefsî fe-tüb ‘aleyye inneke entet- tevvâbür-rahîm.”
Anlamı: “Allah’ım! Senden başka ilâh yoktur, Seni nok- san sıfatlardan tenzih ederim, Sana hamd ederim, ben kötü bir il işledim ve nefsime zulmettim, bana merhamet et, Sen merhamet edenlerin en hayırlısısın.
Allah’ım! Senden başka ilâh yoktur, Seni noksan sıfatlar- dan tenzih ederim, Sana hamd ederim, ben kötü bir il iş- ledim ve nefsime zulmettim, bana merhamet et ve tövbemi kabul et, şüphesiz Sen tövbeleri çok kabul edensin, çok merha- metli olansın.” (İbn Ebî Şeybe, Dua, 19, No: 29242)
الَّر ِحيُم
okunuşu: “Allâhümme lâ ilâhe illâ ente sübhâneke ve bi-hamdike, ‘amiltü sûen ve zalemtü nefsî ferhamnî ve ente hayrü’r-râhımîn.
Allâhümme lâ ilâhe illâ ente sübhâneke ve bi-hamdike ‘amiltü sûen ve zalemtü nefsî fe-tüb ‘aleyye inneke entet- tevvâbür-rahîm.”
Anlamı: “Allah’ım! Senden başka ilâh yoktur, Seni nok- san sıfatlardan tenzih ederim, Sana hamd ederim, ben kötü bir il işledim ve nefsime zulmettim, bana merhamet et, Sen merhamet edenlerin en hayırlısısın.
Allah’ım! Senden başka ilâh yoktur, Seni noksan sıfatlar- dan tenzih ederim, Sana hamd ederim, ben kötü bir il iş- ledim ve nefsime zulmettim, bana merhamet et ve tövbemi kabul et, şüphesiz Sen tövbeleri çok kabul edensin, çok merha- metli olansın.” (İbn Ebî Şeybe, Dua, 19, No: 29242)
ََّْٰ َََْ
اللُهّماْجَعلَسِريَرِتيَخْيًاِمْنَع ِنَيِتيَواْجَعلَع ِنَيِتيصاِلَحًة
ََّٰ َََُ َ ْ َْ
الله َّمإ ّنيأ ْسألكم ْن َصالحا َما ُتْؤتيال ّنا َسم َنال َمال َوال ْهل
ُِِ ٍَََِِِِِِّّْْ
َوالَولدَغْيالّضالَولالمضل
ُِِِِِ
431
DUALAR
okunuşu: “Allâhümmec’al serîratî hayran min
‘alâniyetî vec’al ‘alâniyetî sâlihaten.
Allâhümme innî es’elüke min sâlihın mâ tü’tin-nâse minel-mâli vel-ehli vel-veledi ğayrid-dâlli velelmu-dılli.”
Anlamı: “Allah’ım! İçimi dışımdan daha hayırlı kıl. Ve dışımı yararlı kıl.
Allah’ım! Sapmadan ve saptırmadan mal, aile ve çocuk bakımından insanlara verdiklerinin iyisini isterim.” (Tirmizî, De’avât, 126)
Yukarıda zikrettiğimiz dua örnekleri her zaman ve mekânda yapılabilir. Bu dua örneklerini okuyanlar, Pey- gamberimizin Allah’tan istediği şeyleri istemiş olur. Allah’tan ne istenileceğini en iyi bilen Peygamberimizdir.
Peygamberimizin zikrettiğimiz dua örneklerinde yüce Allah’tan dünyevî ve uhrevî, maddî ve manevî insana yararı olacak şeyleri, iman, güzel amel ve güzel ahlâkta sebat edebilmeyi, her şeyin hayırlısını istediğini öğreniyoruz.
Allâhümme innî es’elüke min sâlihın mâ tü’tin-nâse minel-mâli vel-ehli vel-veledi ğayrid-dâlli velelmu-dılli.”
Anlamı: “Allah’ım! İçimi dışımdan daha hayırlı kıl. Ve dışımı yararlı kıl.
Allah’ım! Sapmadan ve saptırmadan mal, aile ve çocuk bakımından insanlara verdiklerinin iyisini isterim.” (Tirmizî, De’avât, 126)
Yukarıda zikrettiğimiz dua örnekleri her zaman ve mekânda yapılabilir. Bu dua örneklerini okuyanlar, Pey- gamberimizin Allah’tan istediği şeyleri istemiş olur. Allah’tan ne istenileceğini en iyi bilen Peygamberimizdir.
Peygamberimizin zikrettiğimiz dua örneklerinde yüce Allah’tan dünyevî ve uhrevî, maddî ve manevî insana yararı olacak şeyleri, iman, güzel amel ve güzel ahlâkta sebat edebilmeyi, her şeyin hayırlısını istediğini öğreniyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder